Milenyum öncesinde hayatımızın büyük bir parçası haline gelmiş, insanoğlunu uzaya taşımış, şimdilerde ise günlük hayatımızda vazgeçilmezimiz olan AI doğrusu Artificial Intelligence nedir, çeşitleri ve uygulama alanları nedir beraber bakalım.
Bir simülasyonun içinde mi yaşıyoruz? Biz kimiz? İnsan beyni hakkaten yenilmez midir? Hepimiz bu tip soruları ne olursa olsun yaşamın bir noktasında kendine sormuştur. Matrix filmini izlemiş ya da en azından duymuşsunuzdur. Şimdi bir Matrix içinde yaşadığınızı hayal edin, tamamen kodlardan oluşan bir dünya içinde yaşadığınızın farkına varır mıydınız?
Yanıt rahat, varmazdınız. Doğal gerçek dünyada uyandırılmadığınız sürece. Peki Matrix’te gördüğümüz suni zeka günümüzde ne boyutta? Hayatımızı ele geçirip bizi işlerimizden edecek mi yoksa bizlere işlerimizde destek olup kendimize daha çok zaman ayırmamızı mı sağlayacak? En rahat haliyle suni zeka (Artificial intelligence) nedir, nasıl gelişmiştir ve gelecekte bizi neler bekliyor, gelin birazcık konuşalım.
AI (Artifical Intelligence) nedir?
AI doğrusu “Artificial intelligence” doğrusu suni zekanın İngilizce olarak kısaltmasıdır. Çoğu zaman insan zekası gerektiren görevleri insan yardımı olmadan gerçekleştirebilen akıllı makineler oluşturmakla ilgilenen bilgisayar bilimlerinden biridir ve oldukça kapsamlıdır.
AI (Suni zeka) çeşitleri:
Reaktif makineler
Sınırı olan hafızaya haiz olanlar
Akıl teorisine dahil olanlar
Kendi farkındalığının bilincine haiz öz farkındalık sahibi olanlar.
Reaktif makineler: Zekasını yalnızca önündeki dünyayı algılamak ve tepki vermek için kullanır
Reaktif bir makine, en temel AI ilkelerini takip eder ve adından da anlaşılacağı benzer biçimde, zekasını yalnızca önündeki dünyayı algılamak ve tepki vermek için kullanabilir. Tepkisel bir makine bir bellek depolayamaz ve netice olarak gerçek zamanlı olarak karar vermeyi bilgilendirmek için geçmiş deneyimlere güvenemez.
Reaktif makineninen meşhur örneklerinden biri, 1990’larda IBM tarafınca satranç oynayan bir süper bilgisayar olarak tasarlanan ve büyük usta Gary Kasparov‘u bir oyunda yenik eden Deep Blue‘dur. Deep Blue, yalnız bir satranç tahtasındaki taşları tanımlayabiliyor ve her bir hamlenin satranç kurallarına nazaran nasıl yapıldığını biliyor, her bir taşın mevcut konumunu kabul ediyor ve o anda en mantıklı hamlenin nasıl biteceğini belirleyebiliyordu.
Sınırı olan hafızaya haiz olanlar: Önceki verileri ve tahminleri gizleme kabiliyetine haizdir
Sınırı olan hafızaya haiz suni zeka, informasyon toplarken ve potansiyel kararları tartarken önceki verileri ve tahminleri gizleme kabiliyetine haizdir ve esasen hemen sonra ne olabileceğine dair ipuçları için geçmişe bakar. Sınırı olan bellekli suni zeka, reaktif makinelerden daha karmaşıktır doğrusu daha büyük olanaklar sunar.
Makine öğreniminde sınırı olan hafızaya haiz suni zeka kullanılırken altı adım izlenmelidir: Eğitim verileri oluşturulmalı, makine öğrenmesi modeli oluşturulmalı, model tahminler yapabilmeli, model insan yada çevresel geri bildirim alabilmeli, geri bildirim veri olarak saklanmalı ve bu adımlar bir döngü olarak tekrarlanmalıdır.
Akıl teorisine dahil olanlar: İnsanların nasıl hissettiğini anlayabilir
Zihin Teorisi tam da budur, teoriktir. Bir sonraki suni zeka seviyesine ulaşmak için lüzumlu teknolojik ve bilimsel kabiliyetlere maalesef ki hemen hemen ulaşamadık.
Kavram, öteki canlıların kişinin kendi davranışını etkileyen fikir ve duygulara haiz bulunduğunu anlamanın ruhsal öncülüğüne dayanmaktadır. AI makineleri açısından, bu, AI’nın insanların, hayvanların ve öteki makinelerin nasıl hissettiğini ve öz-yansıtma ve kararlılık yöntemiyle nasıl karar verdiğini anlayabileceği ve hemen sonra bu bilgiyi kendi kararlarını vermek için kullanacağı anlamına gelir.
Öz farkındalık sahibi olanlar: Başkalarının varlığını ve duygusal durumunu anlamış olur
Zihin Teorisi suni zekada bir kez oluşturulduğunda, gelecekte fazlaca iyi bir zamanda, AI’nın kendinin bilincinde olması için son adım olacaktır. Bu tür bir suni zeka, insan düzeyinde bir bilince haizdir ve dünyadaki varlığının yanı sıra başkalarının varlığını ve duygusal durumunu da anlamış olur. Yalnız onlara ne ilettiklerine değil, nasıl ilettiklerine dayanarak başkalarının neye gerekseme duyabileceğini anlayabilecektir.
Suni zeka çeşitleri nedir?
Siri, Alexa, Google Asistan benzer biçimde akıllı asistanlar
Sürücüsüz taşıtlar
Robotlar
Söyleşi botları
E-Posta spam filtreleri
Netflix, YouTube, Spotify benzer biçimde uygulamalar
Peki, suni zeka ilk olarak nasıl ortaya çıktı?
Akıllı robotlar ve suni varlıklar ilk olarak Antik Yunan mitlerinde ortaya çıktı. Evet, o zamanlar Aristoteles‘in kıyası geliştirmesi ve tümdengelimli akıl yürütmeyi kullanımı, insanlığın kendi zekasını anlama arayışında mühim bir andı. Kökleri uzun ve derin olsa da bugün düşündüğümüz şekliyle suni zekanın zamanı, bir asırdan daha azca bir zamana yayılıyor. Hep beraber tarihsel gelişimine yakından bakalım.
1940’lar:
(1943) Warren McCullough ve Walter Pitts, “Sinir Aktivitesinde İçeren Fikirlerin Mantıksal Bir Hesabı” adlı makaleyi yayınlar. Yazı, bir sinir ağı oluşturmak için ilk matematiksel modeli öneriyi içerkmektedir.
(1949) The Organisation of Behavior: A Neuropsychological Theory (Davranışın Organizasyonu: Bir Nöropsikolojik Kuram) adlı kitabında Donald Hebb, sinirsel yolların deneyimlerden yaratıldığı ve nöronlar arasındaki bağlantıların daha sık kullanıldıkça güçlendiği teorisini önerir. Hebbian öğrenimi, halen suni zekada mühim bir model olmaya devam ediyor.
1950’ler:
(1950) Alan Turing, bir makinenin akıllı olup olmadığını belirlemeye yönelik bir yöntem olan, şimdi ‘Turing Testi’ olarak malum yöntemi öneren Data İşlem Makineleri ve Zeka’yı yayınlıyor. Harvard mezunu Marvin Minsky ve Dean Edmonds ise ilk sinir ağı bilgisayarı olan SNARC‘ı inşa ediyor.
(1950) Claude Shannon “Satranç Oynamak için Bilgisayar Programlama” başlıklı makaleyi yayınlar. Isaac Asimov ise “Üç Robotik Yasası”nı yayınlar.
(1952) Arthur Samuel dama oynamak için kendi kendine öğrenme programı geliştirir. Georgetown-IBM makine çevirisi deneyi, özenle seçilmiş 60 Rusça cümleyi otomatikman İngilizce’ye çevirir.
(1956) Suni zeka ifadesi, kapsamı tanımlayan John McCarthy tarafınca yönetilen “Dartmouth Yaz Suni Zeka Araştırma Projesi”nde ortaya çıkmıştır ve AI’nın hedefleri, bugün bildiğimiz şekliyle suni zekanın doğuşu olarak yaygın olarak kabul edilir.
(1956) Allen Newell ve Herbert Simon, Mantık Teorisyenini (LT), ilk akıl yürütme programını üretir.
(1958) John McCarthy, AI programlama dili Lisp’i geliştirir ve “Programs with Common Sense” adlı makaleyi yayınlar. Yazı, deneyimlerden insanoğlu kadar etkili bir halde öğrenme kabiliyetine haiz eksiksiz bir AI sistemi olan varsayımsal Advice Taker’ı önerir.
(1959) Allen Newell, Herbert Simon ve J.C. Shaw, bir insan benzer biçimde sorun çözmeyi öykünmek etmek için tasarlanmış bir program olan General Sorun Solver’ı (GPS) geliştirdi. Herbert Gelernter ise Geometri Teoremi Prover programını geliştirir. Arthur Samuel, IBM’deyken makine öğrenimi terimini kullanır. John McCarthy ve Marvin Minsky, MIT Suni Zeka Projesini kurar.
1960’lar:
(1963) John McCarthy, Stanford’da suni zeka laboratuvarını başlatır.
(1966) ABD hükümeti tarafınca hazırlanan Otomatik Dil İşleme Danışma Komitesi (ALPAC) raporu, Rusça’nın otomatik ve anında çevirisi vaadiyle büyük bir Soğuk Savaş girişimi olan makine çevirileri araştırmasındaki ilerleme eksikliğini detaylandırmıştır. ALPAC raporu, hükümet tarafınca finanse edilen tüm MT projelerinin iptaline neden olur.
(1969) İlk başarıya ulaşmış uzman sistemler, bir XX programı olan DENDRAL’de geliştirilmiştir ve Stanford’da kan enfeksiyonlarını teşhis etmek için tasarlanan MYCIN oluşturulmuştur.
1970’ler:
(1972) Mantıksal programlama dili PROLOG oluşturulur.
(1973) Suni zeka araştırmalarındaki hayal kırıklıklarını detaylandıran “Lighthill Raporu” İngiliz hükümeti tarafınca yayınlanır ve suni zeka projelerine yönelik fonlarda ciddi kesintilere neden olur.
(1974-1980) Suni zeka gelişiminin ilerlemesiyle ilgili hayal kırıklığı, bilimsel nitelikli hibelerde büyük kesintilerine neden olur. Daha önceki ALPAC raporu ve önceki senenin “Lighthill Raporu” ile birleştiğinde, suni zeka finansmanı kesilir ve araştırma durur. Bu dönem “İlk Suni Zeka Kışı” olarak adlandırılır.
1980’ler:
(1980) Digital Equipment Corporations, ilk başarıya ulaşmış ticari uzman sistem olan R1’i (XCON olarak da bilinir) geliştirir. Yeni bilgisayar sistemleri için siparişleri yapılandırmak suretiyle tasarlanan R1, on senenin büyük bir bölümünde sürecek uzman sistemlerde bir yatırım patlaması başlatarak ilk “AI Kışı”nı etkin bir halde sonlandırır.
(1982) Japonya’nın Internasyonal Tecim ve Endüstri Bakanlığı, iddialı Beşinci Nesil Bilgisayar Sistemleri projesini başlatır. FGCS’nin amacı, süper bilgisayar benzeri performans ve AI geliştirme için bir platform geliştirmektir.
(1983) Japonya’nın FGCS’sine cevap olarak ABD hükümeti, DARPA tarafınca finanse edilen gelişmiş informasyon işlem ve suni zeka araştırmaları sağlamak için Stratejik Data İşlem Girişimi’ni başlatır.
(1985) Firmalar uzman sistemlere yılda bir milyar dolardan fazla harcama yapar ve Lisp makine pazarı olarak malum tüm bir endüstri onları desteklemek için ortaya çıkar. Symbolics ve Lisp Machines Inc. benzer biçimde firmalar, AI programlama dili Lisp üstünde çalışacak hususi bilgisayarlar inşa eder.
(1987-1993) Data işlem teknolojisi geliştikçe daha ucuz alternatifler ortaya çıkar ve Lisp makine pazarı 1987’de çökerek “İkinci Suni Zeka Kışı”nı başlatır. Bu süre zarfında, uzman sistemlerin bakımı ve güncellenmesi fazlaca pahalı olduğu ortaya çıkar ve sonunda suni zekalar gözden düşer
1990’lar:
(1991) ABD kuvvetleri, Körfez Savaşı esnasında otomatik bir lojistik planlama ve zamanlama aracı olan DART‘ı kullanır.
(1992) Japonya, FGCS projesini on yıl ilkin ana hatlarıyla belirtilen iddialı hedeflere ulaşılamadığını öne sürerek 1992’de sonlandırır.
(1993) DARPA, ortalama 1 milyar dolar harcadıktan ve beklentilerin fazlaca gerisine düştükten sonrasında 1993 senesinde Stratejik Data İşlem Girişimi’ni sonlandırır.
(1997) IBM’in Deep Blue‘su dünya satranç şampiyonu Gary Kasparov’u yener.
2000’ler:
(2005) Kendi kendini devam eden bir otomobil olan STANLEY, DARPA Grand Challenge’ı kazanır. Aynı yıl ABD ordusu, Boston Dynamics’in “Big Dog” ve iRobot’un “PackBot” benzer biçimde otonom robotlara yatırım halletmeye adım atar.
(2008) Google, konuşma tanımada çığır açar ve bu özelliği iPhone uygulamasında sunar.
2010-2014 arası geçiş süreci:
(2011) IBM’den Watson, Jeopardy’deki rekabeti geride bırakır. Aynı yıl Apple, iOS işletim sistemi vesilesiyle AI destekli bir sanal asistan olan Siri’yi piyasaya sürer.
(2012) Google, Beyin Derin Öğrenme projesinin kurucusu Andrew Ng, bir eğitim seti olarak 10 milyon YouTube videosunu derin öğrenme algoritmalarını kullanarak bir sinir ağını besliyerek teste doğal olarak meblağ. Sinir ağı, bir kedinin ne olduğu söylenmeden bir kediyi tanımayı öğrenmiştir, böylece sinir ağları ve derin öğrenme finansmanı için çığır açan bir çağı başlatır.
(2014) Google, eyalet sürüş testini geçen ilk sürücüsüz arabayı yapar. Aynı yıl Amazon’un Alexa’sı, sanal ev asistanı olarak piyasaya sürülür.
2015- günümüz süreci:
(2016) Google DeepMind’ın AlphaGo‘su dünya şampiyonu Go oyuncusu Lee Sedol‘u yener. Antik Çin oyununun karmaşıklığı, AI’da çözülmesi ihtiyaç duyulan büyük bir engel olarak görülüyordu sadece suni zeka bunu başardı. Aynı yıl, ilk “robot yurttaş”, Sophia adlı insansı bir robot, Hanson Robotics tarafınca yaratıldı ve yüz tanıma, sözlü kontakt ve yüz ifadesi kabiliyetine sahipti.
(2018) Google, naturel dil işleme motoru BERT’yi yayınlayarak makine öğrenimi uygulamalarıyla tercüme ve anlamadaki engelleri azalttı. Aynı yıl Waymo, Phoenix metropol bölgesindeki kullananların firmanın kendi kendine giden araçlarından birinden teslim alma talebinde bulunmalarına olanak tanıyan Waymo One hizmetini başlattı.
(2020) Baidu, LinearFold AI algoritmasını SARS-CoV-2 pandemisinin erken aşamalarında bir aşı geliştirmek için çalışan bilim ve tıp ekiplerine sundu. Algoritma, virüsün RNA dizisini yalnız 27 saniyede, öteki yöntemlerden 120 kat daha süratli tahmin edebiliyordu.
İşte suni zekanın tarihsel gelişimi bu şekilde. MetaVerse terimi ortaya atılmış ve NFT çağının çoktan başladığını düşünürsek gelecek {hiç de} uzakta değil. Kim bilir bir ihtimal 50 yıl sonrasında geçmişi öykünmek edebilen suni zekalar ortaya çıkacaktır. Siz ne düşünüyorsunuz? Gelecekte suni zeka nasıl gelişim gösterir? Yorumlarda belirtmeyi ihmal etmeyin…