Altun’dan ‘Türkiye S-400’leri Ukrayna’ya göndersin’ önerisine cevap
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, The Wall Street Journal gazetesinde gösterilen ve Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemini Ukrayna’ya göndermesini öneren makaleye, “Bu düşünce hiçbir şekilde gerçekçi değil.” değerlendirmesiyle cevap verdi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından meydana getirilen yazılı açıklamaya gore, Fahrettin Altun’un söz mevzusu makaleye cevaben yapmış olduğu değerlendirmeler, Wall Street Journal’da yayımlandı.
The Wall Street Journal’da 18 Mart’ta çıkan makalede, “Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemini Ukrayna’ya göndererek atacağı adımın Ukrayna’nın acil ihtiyacını gidereceği, ek olarak ABD Patriot roket bataryalarının Türkiye’ye satılmasının ve Türkiye’nin F-35 programına yeniden dahil edilmesinin önünü açarak ABD-Türkiye ilişkilerini onaracağı” ifade edilmişti.
Altun bu makaleye ilişkin değerlendirmesinde, söz mevzusu fikrin hiçbir şekilde gerçekçi olmadığını fakat Türkiye’nin son yıllarda Batı ile yaşamış olduğu sorunları tartışmak için bir fırsat sunduğunu kaydetti.
Fahrettin Altun, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 satın alma sonucuna ilişkin ABD tarafınca meydana getirilen tüm açıklamalarda, “Türkiye’nin ilk olarak ABD ile görüştüğünün sadece ABD’nin Patriot sistemini satmayı reddettiğinin” görmezden gelindiğine dikkati çekti.
“Türk şirketlerini yenilik hayata geçirmeye sevk etmiştir”
Türkiye’nin dünyadaki en tehlikeli ve istikrarsız bölgelerinden birinde yer aldığına işaret eden Altun, şu değerlendirmelerde bulunmuş oldu:
“Karşılaşılan tehditler, ABD’den gelen ret ile büyülü bir halde yok olmadığına gore Türkiye alternatif sistemler aramak durumunda kalmıştır. Eski Başkan Donald Trump da görevde iken bunu kabul etmişti. Dolayısıyla o dönemde Türkiye’nin Patriot satın alma seçeneği ortadan kaldırılmıştı. Ek olarak Türkiye, Türk-Rus ilişkilerindeki gerginliğin had safhada olduğu bazı dönemlerde müttefiklerimizin Patriot bataryalarını ülkemizden nasıl çektiğini hala unutmamıştır. Bu tecrübeler sebebiyle Türk halkı, artık Batı’nın Patriot tedariğine ilişkin verdiği hiçbir ‘gayriresmi taahhüdü’ ciddiye almamaktadır. Türkiye’nin siyasi nedenlerle F-35 programından hukuka aykırı olarak çıkarılması, Türkiye’nin kendisine ödül benzer biçimde sunulan ‘programa yeniden alınma’ fikrini ciddiye almasını da zorlaştırmaktadır.”
Öteki taraftan Türkiye’nin, Batı’nın tüm engelleme çabalarına karşın, halihazırda Ukrayna’nın da envanterinde yer edinen Bayraktar silahlı insansız hava aracını tasarlayıp ürettiğini belirten Altun, “Mesela Kanada, Türkiye’ye tabanca satışını engellemiştir. Sadece NATO müttefikleri arasındaki savunma iş birliğinin anlamsız bir halde politize edilmesi, Türkiye’nin yabancı devletlere bağımlılığını azaltmış ve Türk şirketlerini yenilik hayata geçirmeye sevk etmiştir.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye, Batı’dan hak etmiş olduğu desteği görmeyi bekliyor”
Altun, 70 senelik NATO müttefiki ve birçok eleştiri bölgede istikrar sağlayıcı bir erkek oyuncu olan Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesinin, Batı’nın ve bilhassa ABD’nin sorumluluğunda bulunduğunu altını çizdi.
Ukrayna krizinin, Türkiye’nin stratejik önemini hafife alan, NATO’nun “beyin ölümü yaşadığını” iddia eden ve ulusal sınırların artık münakaşa mevzusu olmadığını sananların yapmış olduğu jeopolitik okumaların yanlışlığını ortaya koyduğunu belirten Altun, şunları kaydetti:
“Avrupa Birliği üyeliğini stratejik bir hedef, NATO müttefikliğini gurur vesilesi olarak gören Türkiye, Batı’dan hak etmiş olduğu desteği görmeyi beklemektedir. Bu ilişkiyi onarmak için sözde gayriresmi teklifler değil, itimat artırıcı adımlar gerekmektedir. Söz mevzusu yazıdaki tavsiye üstünden açıklamak gerekirse, Batı’nın bugün yapması ihtiyaç duyulan, F-35 savaş uçaklarını ve Patriot bataryalarını ön koşulsuz olarak Türkiye’ye teslim etmektir.”