Araştırmalara nazaran Toplumsal Medya Gençleri Mutsuz Ediyor

Başlığı okuyunca kinayeli bir halde ‘Yok yav o şekilde miymiş’ kabul edebilirsiniz sadece hakikaten de durum bu. Haberimizi okuduktan sonrasında kendinizi eğer bir ebeveynseniz çocuğunuzu, bir gençseniz kendinizi ve arkadaşlarınızı toplumsal medya mevzusunda uyarırken bulacaksınız.

Meydana getirilen araştırmalara nazaran toplumsal medya tüketimi ile yaşam kalitesi içinde fazlaca güçlü bir zıt denklem olduğu aslına bakarsanız biliniyordu. Bu mevzu üstünde son zamanlarda meydana getirilen bir deneyde ise bir tek 10-15 yaş arası gençler yer aldı ve durum hakikaten vahim.

Ergenlikteki toplumsal medya kullanımı, yetişkinlik döneminde yaşam standardını düşürüyor

Meydana getirilen toplumsal medya araştırmalarında Oxford ve Cambridge Üniversitelerinden araştırmacılar bulunuyor ve bulgulara nazaran tahmini toplumsal medyaya maruz kalma ile yaşam standardını ölçen birkaç değişik anahtar unsur (okul, yaşam, görünüm, aile vb.) içinde ilişki bulunuyor.

Yukarıdaki grafikte de görebileceğiniz benzer biçimde inişli çıkışlı birçok nokta var sadece aslolan vaka genç kızlarda. Grafikteki verilere nazaran bilhassa 10-15 yaş arasındaki genç kızlar, genç erkeklere kıyasla toplumsal medya kullanımında daha fazlaca mutsuz oluyorlar. Bunun sebebi ise toplumdaki güzellik algısı ve kendini topluma kabul ettirme çabası.

Araştırmalarda ek olarak buluğluk yıllarında artan toplumsal medya kullanımının, 19 yaş ve sonrasında daha düşük yaşam kalitesine sebep olduğu ortaya çıktı. Toplumsal medyanın çocuklar üstündeki tesiri, bu evlatların beyinlerinin bu yaşta yapısal ve gelişimsel değişimler geçirdiği gerçeğiyle daha da güçleniyor.

Araştırmayı yöneten Cambridge Üniversitesi’nden Amy Orben, “Toplumsal medya kullanımı ile zihinsel refah arasındaki bağlantı fazlaca karmaşık. Beyin gelişimi ve buluğluk benzer biçimde vücudumuzdaki ve toplumsal koşullarımızdaki değişimler, hayatımızın belirli zamanlarında bizi savunmasız kılmak mevzusunda mühim bir rol oynuyor” diyor.

Peki Anne babalar Ne Yapmalı?

Oxford Üniversitesi’nden bu araştırmanın yöneticilerinden kabul edilen Profesör Andrew Przybylski, mevzuyla ilgili “Bu, toplumsal medyanın iyi yada fena olmasıyla ilgili değil, gençlerin ne yapmış olduğu, onu neden kullandıkları ve bu mevzuda nasıl hissettikleri ile ilgili” diyor.

Kısaca ebeveynlerin çocuklarını toplumsal medyayı ne için kullandıklarını ve belirli olaylara nasıl tepki verdiklerini anlamaya daha çok odaklanması gerekiyor. Hatta çocuklarını negatif olaylardan uzak tutmanın yanı sıra kendilerini iyi hissettirecek şeyler halletmeye teşvik etmeleri de lazım. Doğal bunu söylemesi kolay sadece ergenlikteki toplumsal medya kullanımı, bir ferdin gelecekteki yaşamını da büyük seviyede etkiliyor; bunu göz önünde bulundurmanız gerek.