Baykuş Türleri Hakkında 10 Enteresan Data

Kent yaşamının betonlarla örülmüş kalabalığında artık sayıları giderek azalsa da birkaç ağaçtan oluşan küçük bir parkta bile bir baykuş görmeniz ya da sesini duymanız hala mümkün. Yüzlerce değişik türde baykuş olduğu bilinmiş olduğu için bir tanesi de sizin mahallenizin ekosistemine dahil olabilir. Aslen yırtıcı bir kuş türü olsalar da nerede yaşadığına bağlı olarak evcil hayvan benzer biçimde beslenebilirler.

Baykuş türlerinin kafalarını tam tur döndürebildiği, ölümcül olabildiği ya da bazı satanik güçlerle beraber çalmış olduğu benzer biçimde pek oldukça kent efsanesi var. Normal olarak bu efsanelerin büyük bir kısmı gecenin karanlığında görülen bu gizemli canlı hakkında bilgisizlikten kaynaklanıyor. Gelin gecelerin gizemli canlısı baykuş hakkında bazı detayları yakından inceleyelim ve ansızın sesini duyduğumuzda hakikaten korkmalı mıyız görelim.

Baykuşlar hakkında belgesel tadında bilgiler:

• Daima kuvvetli olan baykuş yavrusu kazanır.
• Kafalarını 360 aşama döndüremezler.
• Bildiğiniz tüm baykuş seslerini unutun.
• Gözleri bir dürbün yapısındadır.
• Derhal her yerde yaşayabilirler.
• Bir baykuş, avını tüm olarak yutar.
• Baykuş, dünyanın en kuvvetli kulaklarına haizdir.
• Çıt bile çıkarmadan uçabilirler.
• Hem ölümü hem de zaferi temsil ederler.,
• Bir çiftçinin en iyi dostu baykuştur.

Daima kuvvetli olan baykuş yavrusu kazanır:

Dişi baykuş tek seferde 2 ile 10 tane içinde yumurta bırakabilir. 30 ile 40 gün içinde değişen bir kuluçka süresinden sonrasında yavrular yumurtadan çıkar. İlk zamanlar anne baykuş tüm yavrularını eşit olarak beslese de süre geçtikte durum değişmiş olur ve en kuvvetli olan yavru, en oldukça beslenmeye adım atar. Birazcık acımasız benzer biçimde görünse de yaşama şansı azca olan canlıyı aslına bakarsanız kıt olan besinden uzak tutmak temel bir soy devam ettirme içgüdüsüdür. Yeterince beslenen yavru yuvadan ayrıldıktan sonrasında yakın bir ağaca yerleşir, ilk kışı atlatırsa hayatta kalacağı kesindir. 

Kafalarını 360 aşama döndürdükleri bilgisi yanlıştır:

Baykuşların kim bilir bu kadar ürkütücü canlılar olarak görülmelerinin en büyük sebebi kafalarını tam tur doğrusu 360 aşama döndürdüklerine inanılmasıdır. Aslen böyle bir durum yok. Baykuşlar kafalarını her yöne 135 aşama çevirebilir ve toplamda 270 derecelik bir görüş açısı yakalarlar. Bir insan kafasını bu kadar döndürse damarlar beyne kan vermeyi durdurur. Sadece baykuşların kasılma sistemleri ve kemik yapıları bu şekilde bir durumu önler.

Bildiğiniz tüm baykuş seslerini unutun:

Tamamımız biliyor ki baykuş “owl” benzeri bir ses çıkarır ve canlının İngilizce adı da buradan gelir. Korku filmlerinin klasik başlangıç müziği olan bu ses, duyabileceğiniz en tatlı baykuş sesidir. Bazı baykuşlar türleri, korkunun tanımını tekrardan yazacak kadar tüyler ürpertici sesler çıkarabilirler. Islık ve gıcırtı benzeri bu sesi çıkarmalarının amacı, elbet kendilerinden üstün yırtıcıları korkutmaktır. 

Gözleri bir dürbün yapısındadır:

Baykuşlarda bildiğimiz anlamda bir göz yuvası yoktur. Bunun yerine gözün, kafatasının oldukça arkasında kalmış olduğu bir göz tüpleri vardır. Bildiğimiz dürbün görevi gören bu göz tüpleri yardımıyla baykuşlar oldukça fakat oldukça uzak mesafeleri net bir halde görebilirler. Normal olarak, bu durumun negatif bir yanı da var. Baykuşlar gözlerini hareket ettiremezler, bundan dolayı bakmak istedikleri noktaya kafalarını çevirirler. Demek ki 270 aşama kafa döndürme becerisi boşuna gelişmemiş.

Derhal her yerde yaşayabilirler:

Bugüne dek tespit edilmiş 200’den fazla baykuş türü bulunuyor. Aklınıza gelen her yerde bir baykuş türü görebilirsiniz, Antartika hariç. Baykuşların bu kadar yaygın olarak görülmesinin sebebi her koşula ayak uydurabilmeleridir. ABD’nin güneybatısında ve Şimal Meksika’da yaşayan elf baykuşları kaktüslerin içinde hatta elektrik direklerinin içinde yaşayabilirler. Cenup ve Şimal ABD’da yaşayan oyuk baykuşu ise yabani köpekler tarafınca kazılan yeraltı oyuklarını işgal eder. 

Bir baykuş, avını tüm olarak yutar:

Bir baykuşun pençesinden daha büyük olduğumuz sürece kaygı etmemize gerek yok sadece baykuşların avlanma şekli hakikaten ürpertici. Süper kuvvetli duyma ve görme becerileri yardımıyla ansızın avlarını yakalıyor ve pençeleriyle ezerek öldürüyorlar. Sonrasında ya tüm halde ya da avı birkaç bölüme yırtarak yutuyorlar. Etler sindirildikten sonrasında kürk ve kemik benzer biçimde parçalar baykuş tarafınca kusuluyor. Genel olarak fare ve tavşanlarla beslenen baykuşlar, kimi zaman ufak böcekleri ya da öteki kuşları da yiyebilirler. 

Dünyanın en kuvvetli kulaklarına haizdir:

Fark ettiyseniz baykuşlarda öteki canlılardakine benzeyen bir kulak uzvu yok. Bunun yerine sesi odaklayan hususi tüylerle çevrili bir kulak sistemi var. Bu sistem yardımıyla bir baykuş tüm yüzünü bir kulak benzer biçimde kullanabiliyor. Öyleki ki kar altında ya da yer altında yaşayan bir canlının çıkardığı ses dalgalarındaki ufak farklılıkları bile algılayarak avlanabiliyor. Yaprak hışırtısı, nebat şıkırtısı ve benzeri organik sesleri de anlık olarak algılayabildiklerini anlatmaya gerek yok.

Çıt bile çıkarmadan uçabilirler:

Bildiğiniz tüm kuş türlerini gözünüzün önüne getirdiğiniz süre görüntü ile beraber kanat çırpma sesi de duyarsınız. Baykuşların uçma sesi iyi mi peki? Sessiz, hem de oldukça sessiz. Bir baykuş ilk havalanırken ya da uçarken neredeyse hiçbir ses çıkarmaz. Bu sessizliği hususi tüylerine borçlu. Kadifemsi yapıdaki bu tüyler yardımıyla havada oluşan türbülans ufak akımlar halinde dağılır. Tüylerin yumuşak yapısı da hava sürtünmesi ile oluşan sesleri minimuma indirir. Şu demek oluyor ki ansızın kafanıza bir baykuş konabilir. 

Bir çiftçinin en iyi dostu baykuştur:

İyisiyle kötüsüyle baykuşları anlattık fakat en güzelini sona sakladık; baykuşlar, insanlarla oldukça iyi anlaşırlar. Minik boy baykuş türlerini kolaylıkla evcil hayvan olarak besleyebilirsiniz. Sadece daha iyisi var ki o da organik ortamlarda insanlarla beraber çalışabiliyor olmaları. Sincaplar, tavşanlar ya da öteki böceklerle derdi olan bir ziraatçi, tek bir baykuş ailesi yardımıyla 4 ayda ortalama 3 bin kemirgenden kurtulacaktır. Bilhassa Amerikalı çiftçiler baykuşları oldukça severler.

Hem ölümü hem de zaferi temsil ederler:

Antik Yunan’da cenk ve bilgelik tanrısı olarak kabul edilen Athena’nın yanında devamlı ufak bir baykuş olurdu. Bundan dolayı bilgeliği temsil etmesi ile beraber zaferi de temsil ediyordu. Cenk esnasında tayyare bir baykuş gören Yunan askerleri savaşı kazanacaklarından güvenli olurlardı. Cenk ve bilgeliğin yanı sıra pek oldukça kültürde baykuşlar ölümü temsil ediyor. Öyleki ki bir baykuşun Julius Caesar’ın ölümünü tahmin etmiş olduğu söylenir. Sadece baykuşların niçin ölümü temsil ettiğine dair net bir data yok.

Gecelerin gizemli canlısı baykuş hakkında şaşıracağınız fakat bu canlıya olan sempatinizin de artacağı bazı bilgiler paylaştık. Doğada bulunan hiçbir canlı salt iyi ya da fena değildir. Geceleri bile ışıl ışıl aydınlattığımız şehirlerde artık baykuş görmek zor olsa bile kırsal alanlarda hala yaşam mücadelelerini sürdürüyorlar.