ASFALTDÜNYA

Bu memleketin otomobili; işte Anadol otomobillerinin hikayesi


Bu memleketin otomobili; işte Anadol otomobillerinin hikayesi

Türkiye’deki ilk yerli seri üretim olan Anadol, konusunda 55 yılı geride bıraktı. İşte Türk otomobil tarihinin en mühim simgelerinden önde gelen Anadol’un öyküsü.

Koç Grubu’na dahil olan Otosan Sanayii, 1960’ların başlangıcında Türkiye’de mahalli bir otomobil endüstrisi oluşturmak için kolları sıvadı. Ford’un temsilciliğini de alan şirket, 1963 senesinde İngiltere’deki Reliant Motors ile irtibata geçti. İlk üretilen Anadol prototipi, Reliant FW5 isminde Ongle-tasarımlı, 5 kişilik fiberglas ve Anglia Super’in 1198 cc’lik motoruna haiz bir salon modeli oldu. Model Aralık 1965’te İstanbul’a getirildi ve 1966 senesinde Anadol’un üretimine başlandı. 1970 yılının sonuna kadar toplamda 12 binin üstünde Anadol üretilirken, bir tek 1974 senesinde imalat 8 bine çıkarılarak zirveye ulaştı. ‘Bu memleketin otomobili’ sloganıyla piyasaya sürülen Anadol, yapımının durdurulduğu 1984 yılına kadar 87 bin tane satıldı.  Tüm modelleri ise günümüzde Türkiye’nin ilk ve tek endüstri müzesi Rahmi M. Koç Müzesi’nde görmek mümkün. Peki bu zamana kadar modelin hangi versiyonları üretildi?

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

1967 model Anadol iki kapılı Sedan, Murat Meşhur tarafınca müzeye bağışlandı. 4 silindir motoru, müstakil şasi ve 4 vitesi ile 140 km/s hıza ulaşabiliyordu.1972’de Anadol’un üretim yelpazesine 4 kapılı bir salon, 2 kapılı bir coupé ve müzede sergilenen station vagon (SW) modelleri eklenmişti. 1981’de üretilen bu model 1600 cc’lik motorların en büyüğüne sahipti. Bu model, Anadol’un Ford Otosan mühendislerinden Ergin Okvuran tarafınca tekrardan tasarlanmasından ilkin üretilen son örneklerinden biri.

1973 ve 1978 yılları aralığında 176 tane üretilen STC-16 2 kapılı coupé Anadol modelleri içinde kim bilir en etkisi altına alan olandı. STC-16’da standart bir 1599 cc Ford motoru kullanılmış sadece Rahmi M. Koç Müzesi’nde sergilenen otomobil, motoru klasik otomobil rallileri için lüzumlu olacak 145 hp’yi elde edebilmek için iki tane çift boğazlı Weber karbüratör hususi krank ve eksantrik miller ile modifiye edilmişti. 1973 senesinde üretilen bu model, merhum Erdoğan Gönül tarafınca Rahmi M. Koç Müzesi’ne bağışlandı.

Bu memleketin otomobili; işte Anadol otomobillerinin hikayesi
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İthal edilen otomobil sayısının artmasıyla Anadol’un üretimi yavaşlamıştı ve 1984 senesinde bir tek 39 otomobil üretilmişti. 1985 senesinde 1.6 litlrelik motorlu 1982 model Cortina’nın şasisini kullanan Otosan Ford Taunus, Anadol’un yerine geçmişti. Müzede sergilenen 1976 model Anadol, 4 vitesi ile saatte en fazla 174 km/s hıza çıkabiliyordu.

Anadol Böcek; türünün son örneği oldu

Sonrasında ise Böcek üretildi. Böcek ilk piyasaya çıktığında amacı şu şekilde belirlenmişti, ‘turizmin gerektirdiği ulaşımda bireysel kara taşınımının özgür, kolay, eğlendirici ve ucuz bir biriçmde oluşmasını sağlamak’. Jan Nahum tarafınca tasarlanan Böcek’in devrin VW kökenli tasarımı Beach Buggy’den daha teferruatlı ve kullanışlı olması hedeflenmişti. Kışın da kullanılabilmesi için sökülebilen kapıları bulunan Böcek, çelik şasiye ve o zamanlar binek Anadol’da kullanılan 1298 cc Ford ‘Şehir’ motora haiz. 100’ün üstünde satılan Böceklerin rahat mekanik özellikleri ve fiberglas gövdeleri sebebiyle bir tek azca sayıda örneği günümüze kadar gelebildi.

İlginizi çekebilir

Dacia’nın ilk elektrikli otomobili Spring Electric ile tanışın



İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Please allow ads on our site

Looks like you're using an ad blocker. We rely on advertising to help fund our site.