Bakan Nebati’den yeni enflasyon mesajı

Bakan Nebati, Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen “Mardin İş Dünyası ile Buluşma” programında, Mardin’in Mezopotamya’nın merkezinde 7 bin yılı aşan tarihiyle oldukca kültürlü yaşam seçimi ve zamanı dokusuyla adeta bir açık hava müzesini andırdığını söylemiş oldu.

Mardin’in gelecek yıllarda oldukca daha çok gezgin çekeceğine inandığını kaydeden Nebati, “Bölge evet dikkatsizlik edilmişti fakat 2002’de Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde AK Parti hükümeti olarak atılmış olan adımlar, yapılmış olan projelerin tamamlanmasıyla bu bölge adeta büyük bir kalkınma çağı yaşıyor. Şundan dolayı geçmişin tüm negatif izlerinin silmiş olduğu ve her ülke vatandaşının eşit koşullar içinde yaşamış olduğu, her nefes alan canlının bu ülkenin en mühim unsuru olduğuna inanan bir liderimiz var.” ifadelerini kullandı.

Yeşil deniz olarak anılan ve ülkenin en mühim tarımsal üretim merkezlerinden kabul edilen Mardin ovasının ülkenin tarımını çeşitlendirdiğini ve zenginleştirdiğini özetleyen Nebati, ülke tarımında mühim paya haiz olan kentin bitkisel üretim değerinin son 10 yılda yüzde 248 oranında artış sağlayarak 4,3 milyar lira düzeyine ulaştığını bildirdi.

Mardin’in tarımsal gelişimini hızlandırmak için tarımsal destekleri 2021 yılına nazaran ortalama 12 kat arttırdıklarını vurgulayan Nebati, tarımdaki sulamada elektrikte KDV oranını düşürdüklerini aktardı.

Bakan Nebati, şöyleki konuştu:

“Mardin senelik averaj 3 bin saat güneş süresine haiz. Bu sürenin iyi değerlendirmesi lazım. Rahatça Tanrı’ın bizlere bahşettiği bu ovada güneşin enerjisinden faydalanacak, ivme kazandıracak çalışmalarımızı yapmamız lazım. Böylece iddiamız olan tarımsal üretimde de kendi kendine yeten ve fazlasını ihraç eden mühim bir adımı atmış olacağız. Elhamdülillah bu yıl yağmur yağdı. Kar senesi var, bolluk senesi. İnşallah tüm Türkiye’de bu güzel imkanı en iyi şekilde kullanacağız.”

“Bizim iddiamız, Türkiye’nin stratejik konumunun sağlamış olduğu fırsatlardan maksimum seviyede faydalanabilmektir. Ve bizim bir iddiamız daha var. Türkiye ekonomisini dünyanın ilk on ekonomisi arasına sokmaktır. Küresel düzeyde önder bir ülke olma benzer biçimde bir iddiamız var.” ifadelerini kullanan Nebati, onun için iş insanlarını dinlemeye geldiklerini kaydetti.

İddia sahibi olmanın öz itimat gerektirdiğini dile getiren Nebati, şöyleki dedi:

“Eğer öz itimatını inşa etmiş, geniş ufuklara haiz iseniz ve bunların içine gençleri de katıyorsanız, iyimserliği bir düstur olarak alıyorsanız, karamsarlığı elinizin tersi ile itiyorsanız, yerli aracı, uçağı, teknolojiyi, İHA’ları, SİHA’larınızı yaparsınız. Eğer karamsarlığı iter, öz güveninizle iddialarınıza yönelik olarak çalışırsanız yollarınızı, köprülerinizi bitirir ve dünyanın etkilenmiş olduğu salgın döneminde ülkenizi değişik bir noktaya taşırsınız. Eğer öz güveniniz ve iddianız var ise, zorlukların üstesinden nasıl geleceğinizi bilip ve bu zorluklara karşı her türlü enstrümanı en iyi şekilde geliştirirsiniz. Eğer bir iddianız var ise, iddianızı destekleyecek somut önerilerle ortaya çıkarsınız ve bu somut önerilerle karamsarlığa dönüştürülmeye çalışılan toplumu en iyi şekilde sevk ve yönetim edersiniz. Eğer iddianız ve öz güveniniz güçlüyse, kuvvetli bir lideriniz var ise, Türkiye’nin bulunmuş olduğu konumun en mühim jeopolitik imkanları elde eden bir ülke konumunda olduğuna inanıyorsanız, Tanrı’a da hamdediyorsanız, merak etmeyin her türlü zorluğun üstesinden gelirsiniz.”

“Öz güvenimiz kuru bir öz itimat değil. Son 20 yılda bu ülkenin nereden nereye geldiğini ortaya koyan somut, bitmiş projeler, atılmış adımlar, ülkenin nereden nereye geldiğini gösteren kanıtlayan net rakamlarla ortaya koyduk. Biz 20 yıl öncesi Türkiye’si değiliz.” diyen Nebati, 21. yüzyıla damga vuran bir ülke olduklarını aktardı.

“Atacağımız daha oldukca oldukca adımlar var”

Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde her türlü olumsuzluğu en iyi şekilde sevk ve yönetim eden bir ülke olduklarını ifade eden Nebati, konuşmasını şöyleki sürdürdü:

“Biz kendimize güveniyoruz. Siz ülkenize, Cumhurbaşkanınıza, kabinesine, bürokrasisine güvenin, kendi kendinize, şahsiyetinize güvenin. Atacağımız daha oldukca adımlar var. İşte bunun için de yepyeni bir dönüşümü gerçekleştirelim dedik. Yeni Türkiye modeline Türkiye ekonomisi modelini 20 Aralık’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde sizlerle paylaştık. Zorlukların nasıl biteceğini bilerek, zorlukları kestirerek, bu zorlukların üstesinden nasıl geleceğimizi bilerek adımlarımızı atıyoruz.”

“Rusya-Ukrayna, kimsenin bu noktaya geleceğini, beklemediği bir ortamda bile biz çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul’u bir merkez haline getirecek dış ilişkiler örneği oluşturacak adımlar atıyor.” değerlendirmesinde bulunan Nebati, Türkiye’nin ortaya koyduğu performansla adeta 21. yüzyıl ülkesi olma idealini gerçekleştirecek adımları sergilediğini bildirdi.

“Biz başarıların altına imza attıkça bizi karalıyorlar”

Onun için eğitimden sağlığa, fiziki beşeri ve endüstri alt yapısından ihracatta, bankacılıktan kamu kesimine ve toplumsal güvenliğe kadar bir oldukca alanda mühim kazanımlar elde ettiklerine dikkati çeken Nebati, şöyleki devam etti:

“Son iki yılda tüm dünya benzer biçimde bizleri de tesiri altına alan küresel salgın koşullarını bu kuvvetli temellerimiz yardımıyla atlattık. Böylece 2021’de kaydettiğimiz yüzde 11’lik büyümeyle G-20 ülkeleri içinde en yüksek gelişme performansı gösteren ülke olduk. Bu yüksek büyümeyi bununla beraber iç talep ve dış talep içinde dengeli bir kompozisyon da elde ederek, mühim bir başarıya imza attık. Biz başarıların altına imza attıkça bizi karalıyorlar. Olsun, biz çalışmaya devam edeceğiz, işimizi yapacağız. Şubat ayı itibarıyla senelik bazda 2,3 milyon yeni istihdam oluşturduk. Dünyanın salgınla karşı karşıya kalmış olduğu son yüz senenin en şiddetli 2 senesinde bunu yaptık. İşsizlik açıklandı işte, 10,7’ye düştü. Lütfen hatırlayın 2 yıl ilkin salgın başladığında ‘işsizlik patlayacak, fabrikalar kapanacak’ diyorlardı. Zorluklar aşılmak içindir. Bu zorlukların üstesinden geldik, bizim bir iddiamız var ve menzilimiz var. Bu bölge kalkınacak, Türkiye kalkınacak. Ve Türkiye, 21. yüzyılın hak etmiş olduğu seviyeleri en süratli şekilde yakalayacak. Bizim iddiamız, tarımda ve enerjide ithalata bağlı olmayan bir ülke konumuna gelmek.”

Bu zorlukların üstesinden geldiklerini, her türlü zorluğun üstesinden gelebilecek kabiliyet, güç ve öz güvenin bulunduğunu dile getiren Nebati, şunları söylemiş oldu:

“Sorun, problem, güçlük ne derseniz deyin enflasyon, üretimde, istihdamda, ihracatta sağladığımız bu pozitif yönde görünümü son dönemde ortaya çıkan yüksek enflasyon, yaşam pahalılığını yenerek daha da pekiştirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde öncülüğümüz halkımızın refahını arttırmak için alım güçlerini eskisinin üstüne çıkarmak bunun için de enflasyonu makul seviyelere düşürmek olacaktır.

Enflasyon yalnız bizim değil tüm dünyanın meselesi olsa da bu problemi kalıcı şekilde ortadan kaldırmak için var gücümüzle çalışıyoruz, enerji sarf ediyoruz ve elimizden gelen her türlü gayreti ortaya koyuyoruz.”

Finansal istikrarı sağladıklarını, yatırım ortamını güçlendirdiklerini belirten Nebati, böylece döviz kurlarında piyasa koşulları içinde sağladıkları istikrar ile enflasyon üstündeki baskıları azalttıklarını dile getirdi.

Bakan Nebati, şunları kaydetti:

“Mevcut durumda faiz ve kur üretim ve yatırım ihracat açısından uygun yönetilebilir bir noktaya gelmiştir. Sadece geçtiğimiz aylarda ortaya çıkan Rusya-Ukrayna savaşı bilhassa enerji ve besin benzer biçimde küresel emtia fiyatlarındaki artışı daha da hızlandırdı. Mesela, 2020 senesinde averaj 43 dolar civarında olan petrolün varil fiyatı şu an 100 dolar seviyesinde. 2020’de 9,6 avro olan organik gazın fiyatı şu anda 107 avro civarında. 2020’de 98 olan küresel besin endeksi şimdi 160 seviyesindedir. Ve 2020’de 5 dolar olan buğdayın fiyatı şu anda 10 dolar. Küresel gelişmeler ve Rusya-Ukrayna savaşının etkileriyle artan girdi maliyetleri senelik enflasyonun mart ayında 61,1 seviyesine yükselmesine sebep oldu. Enflasyondaki yükselişe bağlı olarak fiyatlama davranışları ve enflasyon beklentilerinin de kötüleştiği bir periyodu yaşadık. Bunun farkındayız.

Son dönemde tüketici enflasyonundaki artışta döviz kuru ve emtia tutarları benzer biçimde arz yönlü maliyet artışı kaynaklı faktörler ön plana çıkmış olduğu için enflasyondaki bu artışın geçici bulunduğunu değerlendiriyoruz. Öteki taraftan fiyat artışlarını yurttaşlarımıza sınırı olan yansımasına yönelik adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Besin ürünleri, temel gereksinim maddeleri ve tarımsal sulama ile meskenlerde kullanılan elektrikte KDV indirimini yaptık. Kurduğumuz enflasyonla savaşım timleri vasıtasıyla meydana gelen bu indirimlerin etiketlere yansıyıp yansımadığını denetim ediyoruz. Fahiş fiyat, fiyat manipülasyonu ve stokçuluğa asla izin vermiyor, bunun için tüm önlemleri alıyoruz. Bu kapsamda yalnız 40 bini aşkın işletmeyi bizzat saha denetimine doğal olarak tuttuk. Bazı bakliyat ürünlerine, yemlik ürünlere, karkas et ve sağlık bitkilerine ihracat kısıtlaması getirdik. Bitkisel yağlarda 30 Haziran’a kadar gümrük vergisini sıfırladık.”

Ziraat ürünlerine yönelik toplam ürün ve fiyat gelişmesini öncesinden saptamak suretiyle erken uyarı sistemini kurduklarını, maliyetleri düşürmek için de yoğun bir halde bunun kurulumunun tamamlandığını bildiren Nebati, ziraat ve hayvancılığa yönelik emek harcamaları ve meydana getirilen destekleri aktardı.

Altın tutum iktisat sistemiyle sisteme dahil olan şirket sayısının artmasıyla altının da tutum aracı olarak kullanılmasında piyasaya girmesinde ve dahil olmasında mühim adımlar attıklarını bildiren Nebati, şöyleki dedi:

“Bu adımlara ek olarak yurt içi tutum sahiplerini enflasyona karşı koruyacak alternatif yatırımları üstünde de çalışıyoruz. Bu enstrümanlar ve atacağımız ilave adımlarla beklentileri düzelterek enflasyonu yıl sonu makul bir seviyeye getireceğiz. Biz belli bir plan çerçevesi içerisindeyiz. Adımlarımızı atıyoruz. Bu adımlarımızın etkilerini süre içinde görüyoruz. Enflasyon mevzusunda atılan adımlarla yıl sonuna gelecek makul düzey ve sonrasında güvenilir olun bu sıkıntılı periyodu geçtiğimizde gene aynı karamsarlıklara karşı biz cemiyet olarak galip geleceğiz. Birazcık sabır. Atmış olduğumuz bu adımlarla yatırımın, üretimin ve ihracatın ne kadar elzem bulunduğunu bilhassa son yıllarda küresel tedarik zincirinde yaşanmış olan değişimlerde ülkemiz için nasıl fırsatlar doğurduğunu farkındayız. Bu yüzden sizlere ülkemizin dünyada ilk 10 ekonominin arasına girmesini sağlamak için daha çok yatırım, üretim ve ihracatı tavsiye ediyorum. Sadeleştirme kapsamında besin üretimini tesliminde KDV oranlarında değişim yaptık. KDV iadesi kanalıyla finansmana süratli bir halde firmalarımızın erişimini sağlayacak adımlar attık. Dünyada yeşil dönüşümün getirmiş olduğu fırsatlardan yararlanmanızı tavsiye ediyoruz. Kıymetli yatırımcılar ve iş insanları kulaklarınızı iyi açın. Bilhassa yeşil dönüşümün getirmiş olduğu fırsatlardan yararlanmanızı yeniden yeniden tavsiye ediyorum. Fazlaca mühim bir fırsatlar bütünlüğü sunuyor.”

Bakan Nebati, “Gelecek yıl organik gazın ilk vanasını çevireceğiz ve nükleer enerji santralimizin ilk ünitesini açacağız, inşallah dünyadaki bu sorunların bertaraf edilmiş olduğu savaş etkilerinin azaldığı bir senenin sonunda şu demek oluyor ki 2023’te Cumhuriyetin kuruluşunun 100. senesinde Türkiye temel alt yapı yatırımlarını tamamlamış, geleceğe güvenle bakan, ümitli, kuvvetli, öz güvenli ve emin duruşuyla 2053’ün hazırlığını meydana getirecek. Güvenli olun önümüzdeki engeller gittikçe azalıyor. Bu tarz şeyleri da aşacağız. Enflasyonu da aşacağız. Sıkıntıları aşacağız. Yeter ki siz üretim, yatırım yapın.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

AR-GE faaliyetlerine destek vermeye devam edeceklerini, proje bankacılığını yaygınlaştıracaklarını belirten Nebati, mega endüstri bölgelerinin kurulmasını teşvik etiklerini bildirdi.

Türkiye’yi sanayinin konuşulmadığı dönemlerden altyapısını büyük seviyede tamamlamış, kaynaklarını üretime ayırabilen bir ülke haline getirdiklerine dikkati çeken Nebati, şunları kaydetti:

“Ufkunuzu geniş tutun. Ufku geniş olan iyimser olur. Öz itimatını inşa etmiş kıymetli yurttaşlarımızın destekleri ve çalışmalarıyla 21. yüzyıl Türkiye’nin yüzyılı olacaktır. 21. yüzyılda küresel düzeyde önder bir ülke konumuna geleceğimiz iddiasını sürdürüyor, daha kuvvetli bir halde sürdürüyoruz. Yırtıcı sulamaya karşıyız. Yırtıcı sulamadan vazgeçin. Size damla ve yağmurlama sulamada her türlü desteği veriyoruz. Lütfen yırtıcı sulamadan vazgeçin. Elektrikle ilgili yaşadığınız problemin giderilmesinde 4 yılda amorti eden fakat 1 artı 7 yıl yüzde 50 hibeyle olanak elde eden GES’lerinizi kurun. Problemi kökünden çözün. Size balık vermeyi değil, balık tutmayı öğretmek istiyoruz. Bu topraklar bizim dedelerimizin topraklarıdır. Bu toprakları yırtıcı sulamayla ne olmuş olursunuz çoraklaştırmayın. Elektrikte yüzde 25 destekleme var. Damla sulama girebilirsiniz. GES’e girerek elektrik kesintilerinden ve yüksek faturalardan kurtulun. Damlama sistemine girerek verimdeki artışın, katma kıymetini alıp cebinize koyun. Her gün yaşanmış olan elektrik kesildi, kesilmedi, faturam ödendi, ödenmedi probleminden temelli olarak kurtulun.”

Üretmek ve hizmet etmek istediklerini ifade eden Nebati, toprağın önemine değindi.

Bakan Nebati konuşmasını şöyleki tamamladı:

“Bu toprak bizlere saygı gösterin diyor. Gelin bu toprağı damlama sulamayla, gelin bu toprağı yağmurlama sistemiyle saygı gösterelim. Ne kadar oldukca saygı gösterirsek o denli oldukca verir. Bu son iki yıldaki salgın ve Rusya-Ukrayna savaşı dünyada tarımın ne kadar mühim olması açısından kendisini kanıtlamış oldu. Arz güvenliği her cemiyet için mühim oldu. Üretilen gıdaların içeride tüketilmesi öncelikli oldu. Tanrı bizlere vermiş toprağı, havayı. Suyu, güneşi vermiş. Diyor ki bunu en iyi şekilde değerlendirin. Ikimiz de diyoruz ki, bu toprağa biz saygı göstereceğiz. Bu toprağı koruma kollama faaliyeti de bizlerin olsun. Biz emek verelim. Bizlerden de bu mevzuda ne istiyorsanız emirlerinize amadeyiz.”

Mardin Valisi Mahmut Demirtaş ile Tecim ve Endüstri Odası Mehmet Ali Tutaşı da birer konuşma yapmış oldu.

Programa, AK Parti Mardin milletvekilleri Şeyhmus Dinçel ve Cengiz Demirkaya, AK Parti İl Başkanı Faruk Kılıç, AK Parti MKYK üyeleri Orhan Miroğlu ve Cüneyt Yüksel, sivil cemiyet müesseselerinin temsilcileri ile iş insanları katıldı.