“Extra” Hafifçe Oyuncu Faresi: HyperX Pulsefire Haste İnceleme

İyi bir oyuncu olmanın çeşitli kriterleri var. İyi bir ekran, iyi bir sistem, iyi refleksler, iyi bir klavye, iyi bir fare ve hatta iyi bir mousepad… Bunların her biri mühim bir etken olurken tüm bunların bir araya gelmiş olduğu durumda da ortaya iyi bir oyuncu çıkıyor. Doğal ki moral seviyenizin de iyi olduğu durumlarda. Şimdi, bugünkü mevzumuz, bilhassa rekabetçi oyunlarda reflekslere destek atacak, hareket kabiliyetini yükseltecek ve daha süratli olmanızı sağlayacak HyperX’in yeni fazladan hafifçe oyuncu faresi Pulsefire Haste.

Farede Ağırlık Ne Kadar Mühim?

Peki, oyuncu faresi seçerken mühim olan ağırlık merkezini değişiklik yapmak, ek ağırlıklarla farenin ağırlık seviyesini belirlemek değil miydi? O da var, o da mühim bir etken, fakat günümüz rekabetçi oyunlarında artık hız fazlaca mühim bir noktaya ulaştı. Bunun için de farelerdeki fazladan ağırlıkları atmak ve hatta fare iskeletinden de eksiltmek gerekiyor. Sonunda da ortaya bal peteği dediğimiz tasarımlarda oyuncu fareleri çıktı.

Bal petekli gövdeye haiz oyuncu farelerinden kısa bir süre ilkin Cooler Master’ın MM711 modelini incelemiştik. O fare 60 gram ağırlığındaydı, Pulsefire Haste ise yalnız 59 gram ağırlığında. Gramların ne kadar mühim bulunduğunu buradan da anlayabiliyoruz; 2 marka da hafiflikte yarışıyorlar ve Pulsefire Haste, 1 gram da olsa şu an daha hafifçe konuma yerleşiyor.

Pulsefire Haste Tasarımı Iyi mi?

Pulsefire Haste, yalnız daha hafifçe değil, tasarımıyla da oldukça güzel görünen ve dengeli bir oyuncu faresi. Bakışımlı yapısıyla her 2 el altına da rahat yerleşebilen fare, sağ elli kullanıcılara ise ekstradan sol yandaki kısayol tuşlarını sunuyor. Farenin üstünde toplamda 6 tane tuş yer alırken, sol ve sağ düğmelerin 60 milyon tıklamaya kadar dayanıklı yapıda.

Ayrıca faredeki klik sesleri bizlere nispeten yüksek geldi ve tuşlar da birazcık sert.

USB kanalıyla bağlanabilen Pulsefire Haste’in kablosu da genel tasarıma uyum sağlayacak seviyede. 1.8 metre uzunluğunda olan kablo oldukça yumuşak ve esnek tutulmuş. Fareyi hareket ettirirken, kablonun varlığını fark etmiyorsunuz ve böylece kablosuz bir fare kullanıyormuş hissiyatı sağlanıyor.

Tercih edilen bal peteği tasarım güzel görünüyor ve daha hafifçe bir mouse tasarımına hizmet ediyor olsa da, bununla beraber farenin içinin kirleneceğine de işaret ediyor kuşkusuz. Bu yüzden arada sırada elektrik süpürgenin ucuyla bir 2 dakika farenin üzerini temizlemekte yarar olacak.

Pulsefire Haste’te ergonomiyi artıran mühim avantajlarından biri de kutu muhteviyatında kavrama bantlarına yer verilmiş olması. Bu bantları farenin yanlarına, bununla beraber sol ve sağ düğmelerine yerleştirerek fare üstündeki hakimiyetinizi artırabiliyorsunuz.

Oyuna direkt tesir etmese de oyunculara keyif veren bir öteki etken de RGB ışıklandırma. Son dönemde RGB ışıklandırmanın girmediği yer neredeyse kalmadı. Pulsefire Haste’te de RGB ışıklandırma var, sadece tasarım şekli neticesinde bu ışıklandırma yalnız kaydırma tekerleğine yerleştirilmiş. Gerçi Cooler Master’ın modelinde bu aydınlatmanın gövdenin içine de yerleştirildiğini görmüştük. Elbet hem şirket hem oyuncu açısından bu tercih meselesi.

Pulsefire Haste Özellikleri ve Performansı

Ergonomi ve tasarım mevzusunda anlaştığımızı düşünüyoruz. Şimdi RGB’den daha mühim ve performansa direkt katkı elde eden sensörden bahsedelim.

Pulsefire Haste’te Pixart 3335 sensör kullanılmış. Bu sensör, bilhassa ağırlık ve performans açısından güzel bir denge yakalıyor. Mahalli olarak 16 bin DPI‘ya kadar idrak etme özelliği de bulunan fare, 450 IPS hıza ve 40G hızlanma değerlerine haiz. Bu değerlerle beraber, kendi alanı olan rekabetçi oyunlar için oldukça ideal bir performans elde eden fare, bununla beraber cam yüzeylerde de çalışıyor ve bu sayede yalnızca oyunlarda değil, öteki kullanım şekilleri için de uygun yapıya bürünüyor.

Farenin altındaki düşük sürtünmeli kızaklarla beraber, Pulsefire Haste yüzeyde adeta yağ benzer biçimde kayıyor ve son aşama hafifçe olmasıyla birlikte tüm kullanımlarda hareket kabiliyetini kuşkusuz artırıyor. Gene kutu muhteviyatında bu kızakların yedeklerinin bulunduğunu da hazır yeri gelmişken izah edelim.

Pulsefire Haste’in ayarlamalarını NGenuity yazılımı üstünden yapabiliyorsunuz. Buradan DPI seçeneklerini ve ışıklandırma ayarlarını ayarlayabiliyorsunuz. DPI ön ayarları 400, 800, 1600 ve 3200 şeklinde olurken, profilleri de şekillendirebiliyorsunuz.

Netice

Netice olarak değerlendirdiğimizde HyperX Pulsefire Haste’in bu derslik için oldukça başarıya ulaşmış bir model bulunduğunu söyleyebiliriz. Eğer rekabetçi oyunlara ilgi duyuyorsanız bu tip bal petekli ve fazladan hafifçe fare tasarımlarına yönelmeniz doğru bir karar olacak. Bu ister Pulsefire Haste olur ister değişik bir model olur, o mevzuda tercih doğal ki sizin. Fakat Pulsefire Haste, iyi bir model ve hararetli oyun seansları süratli ve hafifçe fare arayanların beklentisini karşılayacaktır. Fiyatı da gene bu derslik için uygun durumda; şu an Pulsefire Haste’i piyasada 444 TL fiyatla bulabiliyorsunuz.

CHIP Online Notu: %87

+ Son aşama hafifçe
+ Bakışımlı yapı
+ Müthiş sensör
+ Petekli tasarım
+ Kavrama bandı
+ Uzun ve esnek kablo

– Klik sesleri
– Tuşlar nispeten sert

Kimler HyperX Pulsefire Haste Satın Almalı?

Yüksek hızda, düşük ağırlıkta, dengesiyle ve tasarımıyla stabil bir fare arayanlar HyperX Pulsefire Haste’i değerlendirebilirler.

HyperX Pulsefire Haste Alternatifleri Neler?

HyperX Pulsefire Haste’e alternatif olarak Cooler Master MM711 modeli de değerlendirilebilir.

HyperX Pulsefire Haste Teknik Özellikleri

• Bağlantı USB 2.0
• Sensör Pixart PAW3335
• DPI 16000 DPI’ya kadar
• Tuş 6 tane
• Hız 450 ips
• Hızlanma 40G
• Dayanıklılık 60 milyon tıklama
• Sorgulama Hızı 1000Hz
• RGB Işıklandırma Var
• Boyutlar 38 x 66 x 124 mm
• Ağırlık 59 gr.