Dünyanın En Şanssız İnsanı Olabilir: Yaşamı Süresince 7 Kez Yıldırım Çarptı!
Fena talih diye bir şey bulunduğunu düşünseniz bile, “ömrü süresince yedi kere yıldırım çarpmasının” tamamen hususi bir fena talih gerektirdiği kati. ABD’li park korucusu Roy Sullivan da tam olarak bu şekilde bir şansa haiz.
Sullivan, 1912 ve 1983 yılları aralığında Dünya üstünde geçirdiği 71 yıl içinde kendi üstüne yedi kez yıldırım düştükten sonrasında hayatına devam etti ve her ne kadar doğrulayamasa da, çocukluğu esnasında da bir kez daha yıldırım çarpmış olabileceğini söylüyor. Sullivan’ın yaşamının ilginçliği ise 22 ayıyla savaşım etmiş olmasının konusunda yalnız küçük bir not olmasından rahatça anlaşılabiliyor.
Sullivan’a çarpan ilk yıldırım, 1942 senesinde hemen hemen paratoner kurulmamış olan bir yangın gözlem kulesindeyken kendisini buldu. Kuleye ortalama olarak yeni kez yıldırım düşmüştü ve “her yana alevler sıçrıyordu”. Bu yüzden normalde doğru sayılabilecek bir halde (yangın içinde durmanın pek mantıklı olduğu söylenemez) Sullivan dışarı koştu ve sonrasında yaşamış olduğu en acılı yıldırım çarpması olarak tanımladığı vakası yaşadı. Yıldırım, bacağının bir kısmının yanmasına sebep oldu.
1969 senesinde ise, bir dağ yolundan kamyonu ile inerken Sullivan, yol kenarında iki ağaca bir yıldırım düştüğünü görmüş oldu. Normalde bir vasıta, metalin insan vücudundan daha iyi bir iletken olması sebebiyle bir Faraday kafesi şeklinde emek harcayarak akımı çevrenizden dolaştırıp toprağa taşıyor. Sadece o sırada Sullivan’ın camları açıktı ve elektrik yükü bir camdan girip diğerinden çıkarken Sullivan’ın vücudundan ve üzerindekiler geçti. Bu yıldırım ile kaşları ve saçı kızarırken, kol saati de bozuldu. Ek olarak Sullivan, yıldırımın etkisiyle bilincini yitirdi ve yoldan çıkarak bir hendeğe düştü.
Adeta yıldırımın Sullivan’a bir ileti göndererek yaşamış olduğu yeri bildiğini ve orada da güvenli olmadığını belirtmek istemesini çağrıştıran üçüncü vaka ise 1970 senesinde gerçekleşti. Sullivan, göreceli olarak açık bir havanın olduğu bigün evinin bahçesiyle ilgilenirken yıldırım omzuna çarptı ve söylenenlere gore yerden havalanmasına sebep oldu.
1972 yılına geldiğimizde, artık yıldırımlar Sullivan’ın yaşamının adeta düzgüsel bir parçası olmaya başlamıştı. Bu sefer koruculuk yapmış olduğu Loft Dağı’nda Shenandoah Ulusal Parkı‘ndaki bekçi kulübesinde duruyordu ve binaya yıldırım düştü. Söylenilene gore bir cızırdama duydu ve bu aşamada vücudunun bir parçası bulunduğunu tahmin etmesi gerekiyordu. Her neyse ki bu parça yalnız saçıydı. Islak kağıt havlularla kendisini söndürdükten sonrasında hastaneye gitti. Basın ile yapmış olduğu görüşmede, Tanrı’nın kendisini kızartmaya kesin şeklinde gözüktüğünü söylemiş oldu.
1973 senesinde ise Sullivan, rüyalarında kendisine yıldırım çarptığını görmeye başlamıştı ve bunu bir işaret olarak algıladı. Doğal ki bu rüyaların sebebinin, o ana kadar kendisine dört kere yıldırım çarpması olduğu kati. Aynı yıl Sullivan, bir fırtınadan kaçmaya çalışıyordu ve söylediğine gore bir bulut adeta kendisini takip ediyordu. En sonunda aracı ile fırtınadan çıktıktan sonrasında aracından indi ve bir kez daha yıldırıma yakalandı. Bu sefer yıldırım, vücudunun sol tarafınca aşağı doğru hareket ederek ayakkabısından toprağa ulaştı. Bu yıldırım çarpması ile birlikte rüyalar bitti. O dönem yapmış olduğu açıklamada Sullivan, Tanrı’nın bilinmeyen bir amaç için hayatta kalmasına izin verdiğini söylemişti.
Sadece görünene gore Tanrı ile arasındaki bu “antak kalma” yalnız üç yıl sürdü ve 1976 senesinde, bir kez daha yıldırım çarptı ve Sullivan, koşmaya çalışırken bileğini yaraladı. Ek olarak saçı da bir kez daha yanmıştı fakat bu aşamada artık bu duruma alışmış olduğu tahmin edilebilir.
Son yıldırım ise büyük bir su hacminin yakınında, 1977 senesinde balık tutmak için gittiği bir tatlı su gölünün yanında gerçekleşti. Yıldırım, artık alışılmış olduğu bir halde saçının yanmasına sebep oldu ve vücudundan aşağı hareket ederken göğsünü ve karnını yaktı. Aracına geri dönerken bir ayı ile karşılaştı ve bir sopa ile vurarak ayıyı uzaklaştırmak mecburiyetinde bırakıldı. Ek olarak söylediğine gore bu, ayıları bu şekilde uzaklaştırmak zorunda kalmış olduğu yirmi ikinci seferdi.
ABD’de herhangi bir yıl içinde birine yıldırım çarpma ihtimali ortalama 1,2 milyonda bir olarak hesaplanıyor. ABD Ulusal Hava Kurumu’nun söylediğine gore bu hesap, 80 yaşına kadar yaşadığınız varsayılarak yaşam boyuna genişletildiğinde ise olasılık 1/15.300’e yükseliyor. Doğal ki göreceli olarak daha çok yıldırım fırtınasının yaşandığı bir eyaletteki bir ulusal parkta çalışan Sullivan için bu hesabın birazcık daha değiştirilmesi gerekiyor. Bu yüzden de 7 kere yıldırım çarpması ihtimalini hesaplamak için rahat bir çarpma işlemi yapmak kafi değil.
İhtimallerin aynı kaldığını söylemek, bir kapalı havuzda yüzen biri ile okyanusta yüzen birinin bir köpekbalığı saldırısına uğrama ihtimallerinin aynı bulunduğunu söylemek şeklinde olur. Aynı durum Sullivan de ilgilendiriyor ve yedinci kez yıldırım çarptığı sırada bir yıldırım fırtınası esnasında, bir balık oltasını sallamakta olmasından dolayı bu olasılık oldukça yükseliyor. Her ne kadar yıldırım çarpması ihtimali halen oldukca düşük olsa da, devamlı açık havada çalışıyor olması Sullivan için bu ihtimalin öteki pek oldukca insana gore daha yüksek olduğu anlamına geliyor.
Sullivan ortalama 40 yıl ilkin yaşamını yitirmiş olsa da Guinness Rekorlar Kitabı’nda en fazla yıldırım çarpan ve hayatta kalan insan rekorunu elinde tutuyor.