[ad_1]
Türkiye, enerji başta olmak suretiyle cari açığını büyüten ithalat kalemlerinde ‘yerli’ üretim seferberliğine devam ediyor. Teknolojiden petrokimyaya, aşı ve ilaçtan otomobil ve savunmaya kadar onlarca değişik alanda süregelen bu mücadelenin mühim aktörlerinden biri de enzim.
Tekstil, kağıt, besin, yem, biyoyakıt, deterjan ve tıp benzer biçimde pek oldukça sektörde tesir yaratan enzim endüstrisinin büyüklüğü bugün dünyada 10 milyar doları aşmış durumda. Bunun yüzde 20’si Türkiye’nin de içinde bulunmuş olduğu coğrafyada tüketiliyor.
Pandemiyle beraber daha oldukça gündeme gelen ‘sürdürülebilirlik’ ve dünyanın geleceği için de büyük bir ehemmiyet taşıyan enzim, sürdürülebilir ve çevre dostu ekonomiler için üretimde artık kimyasalların da yerini almış durumda.
İşte böylesine mühim bir sanayi için vatanımızda üretimde düğmeye basan isim ise LIVZYM Biyoteknoloji Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Dr. Serdar Uysal oldu.
2014 senesinde müessese emek harcamaları süregelen ve geçen senenin haziran ayında üretime geçen LIVZYM, Tuzla Deri Organize Endüstri’de 4 bin metrekare kapalı alana haiz bir tesiste faaliyetini sürdürüyor.
“LIVZYM’in bugüne dek almış olduğu yatırım 10 milyon doların üstünde. Bu mühim yatırımla Türkiye’nin enzimde dışa bağımlığını azaltırken, ülkemizin cari açığının kapanmasına da pozitif katkı sağlamak suretiyle yola çıktık” diyen Uysal, bölgede bu yatırımla beraber enzim pazarını da büyütmeye hazırlandıklarını vurguluyor.
Haberin ayrıntıları HAKANSEYHAN’in bu haftaki sayısında. Satın almak için tıklayın
[ad_2]