Haftalarca Devam eden Grip ve Öksürüğe Sebep Olan Şey Ne?

Doktorlar, bunun yeni bir grip salgını bulunduğunu belirtse de bir çok vakit küçümsediğimiz gribe benzeyen hastalık, diğerlerine nazaran oldukça inatçı. Zira hastaların bazıları ortalama 1 ay sürdüğünü bile söylüyor. Peki neden?

Basitçe açıklamak gerekirse bu duruma sebep olan şeyin yeni bir grip salgını olduğu düşünülüyor. Sadece öteki grip salgınlarından oldukça değişik. Bunun sebebini sizler için araştırdık ve bir uzmana sorduk. 

Bildiğiniz griplere benzemiyor şu sebeple ikimiz de eskisi benzer biçimde değiliz.

Her yıl değişik virüslerle boğuşuyoruz. Bildiğiniz benzer biçimde geçtiğimiz yıl, 2019 yılından bu yana hayatımızda olan Covid-19 ve varyantları hayatımızdaydı. Covid-19’a bir kez yakalanmak ise bağışıklık sisteminizde yıpratıcı etkilere yol açıyor. Doğrusu sizi, dışarıdan gelebilecek yeni virüslere karşı daha savunmasız bırakıyor.

Yeni ortaya çıkan bu grip salgınında da daha ilkin bedenimize giren virüslerin tesiri devam etmiş olduğu için daha ağır bir hastalık süreci geçiriyoruz. Üstelik Covid-19 virüsü de hala aramızda…

Pandemi sürecinden çıkmış olduğumuzu da unutmayalım. 

Geçtiğimiz yıllarda tamamımız, Covid-19 salgını dolayısıyla uzun bir pandemi sürecine girmiştik. Günler, haftalar süresince evden çıkmadığımız sokağa çıkma yasakları yaşamıştık. Yasaklar kalktıktan sonrasında ise gene birçoğumuz evden çıkmak, maskelerimizi çıkartmak mevzusunda tedirginlik yaşadık. Doğrusu dışarıdaki virüslere karşı daha korumacıydık. 

Şimdilerdeyse neredeyse asla kimse maske takmıyor ve hepimiz dilediği benzer biçimde gezip dolaşıyor. Kalabalık ortama girdiğimizde ‘virüs korkusunu’ daha azca yaşıyoruz. Bunun bir sonucu olarak da oldukca fazla insanoğlunun bir arada bulunmuş olduğu ortamlarda, daha ilkin yayılamayan virüsler kolay bir halde tesirini gösterebiliyor.  

Üstelik çevremizde yalnız grip virüsü dolaşmıyor.  

RSV (sinsityal solunum virüsü) de Influenza A (grip) benzer biçimde yayılıyor. Tıpkı bir grip benzer biçimde bulaşıcı ve neredeyse aynı emarelere haiz. Sadece geçtiğimiz yıllarda soğuk algınlığı ya da öteki adıyla grip kadar sık rastlanan bir hastalık değildi. Son birkaç aydır ise RSV vakalarında ciddi bir artış yaşanıyor. 

Pandemi sürecinden çıkmış olmamız, Covid-19’u atlatmanın bedenimizde bıraktığı etkisinde bırakır derken de RSV ve Influenza A benzer biçimde virüslere adeta gün hayata merhaba dedi ve doğal ki mevsimsel grip sürecinde birçok insan hastalanmaya başladı.

RSV’nin emareleri ise griple oldukça benziyor. 

Grip olduğunuzda vücudunuzda gördüğünüz ilk emareler kas ve eklem ağrılarıyla beraber gelen yüksek ateştir. Sadece RSV ilk olarak kuru öksürük, ateş, solunum yolu hastalıkları, burun akıntısıyla vücuttaki tesirini gösterir. İki hastalığın emareleri benzer görünse de RSV virüsüne yakalanan kişilerde solunum yollarında oluşan rahatsızlıklar gribe kıyasla daha inatçıdır. 

20 yıldan uzun süredir virüsler üstüne araştırma icra eden, toplumsal medyada yapmış olduğu bilgilendirici paylaşımlarla tanıdığımız Virolog ve Biyoteknoloji Uzmanı Dr. Semih Tareen’den aldığımız bilgilere nazaran; grip, RSV ve Covid-19 virüslerinin birleşip bu yeni salgını oluşturduğuna dair hemen hemen kati bir kanıt yok. Sadece Tareen, birden fazla virüsün birleşerek hibrit bir virüs oluşturabileceğinin altını çiziyor. Zira geçtiğimiz günlerde de RSV ve Influenza A virüslerinin bir hibrit virüs oluşturduğunu görmüştük…

Çevremizdeki birçok insanı, bizi etkileyen bu salgın herkeste farklılık gösteriyor olabilir. Yeni bir grip virüsü, hibrit bir virüs yada RSV sebebiyle hastalanmış olabilirsiniz. Birçok hastalığın ortak noktaları olsa da en iyi teşhisi gene doktorunuz belirleyecektir.

Peki kimler risk grubunda? 

Düzgüsel şartlarda grip, yaşlı yada bağışıklığı düşük kişilerde daha çok tesirini gösterir. Sadece bazı nadir durumlarda grip virüsü genç ve sağlıklı kişileri de yaşam standartlarını etkileyecek şekilde tesiri altına alabilir. 

İspanyol gribi olarak malum virüsün en oldukca 18-30 yaş arası kişilerde ölümcül etkilere haiz olması da buna en güzel örneklerden biri. Zira hastalanmamıza sebep olan Influenza virüsü devamlı olarak değişmiş olur. Bu sebeple bundan önceki yıl asla grip olmamanız, bu yıl da olmayacağınız yada hafifçe atlatacağınız anlamına gelmiyor. Doğrusu risk grubu da virüsle beraber değişim gösterebiliyor.  

6 aylık ve üstü, alerjisi yada rahatsızlığı olmayan her insanın kesinlikle grip aşısı yaptırması gerekiyor.  

Dr. Semih Tareen’den edindiğimiz bilgilere nazaran bu yılki grip virüsü Şimal yarım kürede tesirini yeni yeni göstermeye başladı. Bu sebeple de Tareen, 6 aylık ve üstü, hamileliğinin ilk 3 ayını tamamlamış, yumurta ve aşı içeriğindeki maddelere karşı alerjisi olmayan her insanın grip aşısı yaptırmasını öneriyor. 

Geçtiğimiz yıllarda grip aşısı yaptırdıysanız ise bu yıl tekrardan bir aşı olmanız da yarar var. Zira devamlı değişen Influenza virüsüne karşı olduğumuz aşılar da her yıl yenileniyor. Bundan önceki yıl salgına dönüşen virüsler, bu yılki aşının içeriğini belirliyor. Doğrusu aşı; sizi yalnızca bir virüse karşı değil, benzer birçok virüse karşı koruyabilir. Sadece tesiri 6-8 ay arası sürmektedir.  

Maalesef ki bu hastalığı ikimiz de yaşadık…

İçeriği ele alma sebeplerimden biri; benim de bu hastalığı bizzat yaşamış olmamdı. Hatta maalesef ki HAKANSEYHAN çatısı altında beraber çalıştığımız pek oldukca arkadaşımız da kısa sürede benzer şekilde rahatsızlandı. Şimdi sizlere hem kendi deneyimlerimden hem de ekip arkadaşlarımın aktardıklarından birazcık anlatmak isterim.  

Kendimde fark ettiğim ilk şey; halsizlik, bitkinlik hissiyle beraber boğazımda bir gıcık hissi yaşamamdı. Bu hissin arkasından oldukca geçmeden hafifçe bir ateşle beraber öksürük başladı. Öksürük ve halsizlik, ortalama 3 hafta süresince yakamı bırakmadı. Bir süre sonrasında boğazımda bir şey olduğundan mi öksürüyorum, yoksa öksürdüğüm için mi boğazım ağrıyor bilemiyordum. 

Ekip arkadaşlarımızdan da benzer hastalığı yaşayanlar; başta boğazında bir hastalık hissettiklerini, arkasından yutkunmakta zorlandıklarını aktarıyor. Hastalıklarının ileriki günlerinde de iç kulak ağrısı, halsizlik, eklem ağrıları ve çeşitli soğuk algınlığı semptomlarının kendisini göstermeye başladığını belirtiyorlar.

Benim yada ekip arkadaşlarımızın yaşamış olduğu bu semptomlar, sizde değişik bir halde kendisini izah edebilir. Bu sebeple “Alt tarafı grip!” deyip geçmemenizi, bir doktora görünmenizi ve hemen hemen yaptırmadıysanız grip aşınızı yaptırmanızı tavsiye ederiz. Zira grip, mart–nisan aylarına kadar çoğunlukla karşımıza çıkacak benzer biçimde duruyor. Toplumsal medyada ise etkilerini şimdiden görüyoruz…

Hatta benzer hastalığı yaşayan kişiler, Ekşi Lügat’te de bir başlık altında toplanmış durumda.

Twitter’da da birçok kullanıcı bu ‘geçmeyen gribi’ sorguluyor.

Grip, tedavisi olan bir hastalık. Gribe yakalanmamak yada hastalığınızın tekrarlamaması için aşılanmanızı tavsiye ederiz. Peki sizin çevrenizde bu grip salgınına yakalanan oldu mu? Karşılaştığınız şeyleri yorumlar kısmında bizlerle paylaşmayı ihmal etmeyin.