Oyun

Harvest Moon: One World araştırma | Teknolojioku

Uzun süreden beri bir tek çiftçilik ile uğraştığımız oyunlara pek rastlamaz olduk. İlla ki yanında bir tutam RPG barındırıyor derhal hepsi. Harvest Moon: One World oyununda bu kategorinin yeni üyelerinden. Aslına bakarsak bu oyun 25 senelik bir serinin Nintendo Switch platformuna çıkan son oyunu.

Harvest Moon: One World araştırma

Oyunda, patates haricinde sebze ve meyve yetiştiremediğimiz bir zamanda yaşıyoruz. Hatta çiftçilik teriminin bile günlük hayatta yeri yok. İşte tam bu aşamada biz ve karakterimizin hikayesi başlıyor. Karakterimiz, artık bir avuç insanoğlunun ne işe yaradığını bilmiş olduğu ya da kitaplarda kalmış bitkilerin peşine düşmüş durumda. Bu meyve ve sebzeleri tekrardan hayata döndürmenin yollarını aramaya çıkıyoruz yola. Doğal olarak bu uğurda gündelik işlerin yanısıra bir de eş arıyoruz kendimize.

Harvest Moon: One World inceleme

Harvest Moon: One World, daha önceki yaşam simülasyonlarından daha başlangıçta ayrılıyor. Durağan(durgun) bir arazide çiftçilik yapmak yerine, oyunun ilk dakikalarında taşınabilir çiftlik sahibi oluyorsunuz. Çiftçilik ne kadar oyunun merkezinde de olsa, oyunda ana mekanik bulgu üstüne kurulmuş. Keşfedeceğimiz beş değişik kasaba var etrafta. Her kasabanın özellikleri doğal olarak ki değişik. Mevsimleri, toprakları ve içinde yaşayan insanların sizden istedikleri.

Oyundaki tüm ilerleyiş insanlarla kurduğunuz dialoglar üstüne. Oyundaki her karakterden, her eşyadan, her taşın altından bişeyler çıkabiliyor. Bulgu dürtünüzü kamçılayan da, oyunun barındırdığı bu yapı aslen.

Oyunun negatif yanlarına bakmak gerekirse; bahsettiğimiz bu bulgu ve dialog mekaniklerini tam olarak takip edemiyorsunuz. Her ne kadar oyunda bir açık oturum olsa da, konuşmalarda oldukça dikkat etmeniz gerekiyor. Ya da benim şeklinde not alarak oynuyorsunuz. Bu ise en tolere edilebilir eksiklerin daha başlangıcı. Görevlerin ilerleyebilmesi için her taşın altına bakmanız, her karakterle konuşmanız gerekebiliyor kimi zaman.

Çiftçilik kısmındaki evrilme özelliği her ne kadar iyi düşünülmüş olsa da, belli bir düzeni yok. Neye nazaran evrildiğini bir türlü kestiremiyorsunuz. Aynı koşullarda iki ürün ekseniz bile değişik iki ürüne evrilebiliyor. Buda, herhangi bir görevde istenildiğinde o öğeyi elde etme ihtimalinizi tamamen şansa bırakıyor.

Kasabalardaki karakterlerin bir çok özensiz, derinliği olmayan karakterler. Hatta bazılarının çizimleri bile daha kolay. Bir tek ana karakterlerin çizimleri ve dialogları daha özenli. Karakterlerin sizden istedikleri oldukça absürt görevler olabiliyor.

Kasabalar oldukça boş, birbirine benzeyen bir avuç evden oluşuyor. Toprak ve mevsimsel özellikleri değişse de, öteki kasabalar ile görsel anlamda aynılar. Evler, bir tek öteki köydekilerle değil yan komşuları ile bile aynı.

Kasabalar arasındaki yollar oldukça boş ve uzun. Doğal olarak boş olması bu uzunluğu, daha uzun hissetmenize sebep oluyor. Her ağaç, her taş birbirinize tıpatıp benziyor. Aslına bakarsanız ağaç ve taştan başka bir şey bu bomboş yollarda bulunmuyor.

Harvest Moon: One World, oldukça güzel planlanmış ve düşünülmüş, seriyi bilenler için nostaljik duygularla oynadığınız bir Çiftçilik/Yaşam simülasyonu. Sadece bunu bir o denli fena pratiğe dökebilmiş özensiz bir oyun benim için. Gene de başka bir platformda oynasaydım daha azca keyif alırdım. Bundan dolayı Nintendo Switch ile kanepede uzanarak oynamak oyunun fena yanlarını görmemenizi bir nebze sağlıyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Please allow ads on our site

Looks like you're using an ad blocker. We rely on advertising to help fund our site.