TÜBİTAK, ‘hususi gereksinimli fertleri’ destekleyecek: Son müracaat zamanı 30 Haziran
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, hususi gereksinimli bireylere yönelik destek programının ortak akılla ve sürecin içindeki paydaşların katkılarıyla geliştirildiğini belirterek “Bu program kapsamında bilim ve değişen teknolojinin toplumun her kesimine ulaşılabilir bulunduğunu kanıtlamaya çalışacağız. Bu programda bir kotamız yok, gelen her eşik aşama geçebilecek projeyi, faaliyeti desteklemek istiyoruz.” dedi.
TÜBİTAK Başkanlık Binası’nda “4008 Hususi Gereksinimli Bireylere Yönelik Kapsayıcı Cemiyet Uygulamaları Destekleme Programı” tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Etkinliğe, Serebral Palsili Çocuklar Derneği (Serçev) Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrenci ve öğretmenleri de katıldı.
Mandal, burada yapmış olduğu konuşmada, programın başlatılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
TÜBİTAK’ın destek programları geliştirirken arka planda saha emekleri yapıldığına dikkati çeken Mandal, “Mümkün olduğu şekilde sahada yer alıp empati halletmeye çalışıyoruz. Bir köy okulundaki, meslek lisesindeki çocuğumuzun heyecanı, kendini ifade edebilmesi aslına bakarsak bana bakılırsa TÜBİTAK’ın asli görevi.” diye konuştu.
Mandal, Kurumun üniversitelerin, ülkenin ve insanlığın ihtiyacına yönelik bilimsel projelere, iş dünyasının küresel rekabeti açısından girişimcilere, bilim adamlarına ve araştırmacılara destek verdiğine işaret etti.
TÜBİTAK’ın öteki programları kapsamında hususi gereksinimli bireylere de destek sağlandığını belirten Mandal, ayrı bir programa gerekseme duymaları sebebiyle “4008 Programını” geliştirdiklerini söyledi.
Mandal, programın hususi gereksinimlere gerekseme duyanlarla karşılıklı etkileşimle tasarlandığını belirterek “Ortak akılla sürecin içindeki tüm paydaşların katkılarıyla bu güne gelinmiş oldu. Bu program kapsamında bilim ve değişen teknolojinin toplumun her kesimine ulaşılabilir olduğu kanıtlamaya çalışacağız. Bu programda bir kotamız yok, gelen her eşik aşama geçebilecek projeyi, faaliyeti desteklemek istiyoruz.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
Mandal, programın oluşumuna katkı veren tüm paydaşlara teşekkürlerini iletti.
“Nüfusun yarısını ilgilendiriyor”
Anadolu Üniversitesi Hususi Eğitim Kısmı Zihin Engelliler Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Diken, hususi eğitime giriş derslerinde zedelenme, yetersizlik ve engel kavramlarından bahsedildiğini belirterek bunların toplumda oldukça karıştırıldığını, zedelenme ve yetersizlikleri engele dönüştürenin toplumun görüş açısı bulunduğunu söylemiş oldu.
Dünya Sağlık Örgütünün bazı ölçütlere bakılırsa hususi gereksinimli yetersizlik durumunu yüzde 12,29 olarak belirlediğini aktaran Diken, “Bu da bizim nüfusumuzda ortalama 8,5 milyona denk geliyor. 4 kişilik bir aileyi düşündüğümüzde nüfusun nerede ise yarısının evini direkt ilgilendiren bir durum demek.” diye konuştu.
“Rol model olmam icap ettiğini düşündüm”
Serçev Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜBİTAK SAGE mensubu Turgay Karakaş, kendisine serebral palsi teşhisi konulmasını, eğitim yaşamını, TÜBİTAK matematik ve fizik olimpiyatlarında aldıkları dereceleri söyledi.
Gökyüzüne duyduğu hayranlık sebebiyle uzay mühendisi olmaya karar verdiğini ifade eden Karakaş, Türkiye 25’incisi olarak Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri’ni kazandığını, yüksek lisans ve doktorasını tamamladığını söylemiş oldu.
Karakaş, serebral palsili ufaklıklara “rol model” olması icap ettiğini düşünerek dernekte vazife yaptığını belirterek Türkiye’nin gelecek döneme ilişkin hazırladığı politikalarında engelli vatandaşlara yer verilmesinden duyduğu memnuniyeti açıkladı.
“Engelli vatandaşlar olarak aileleri tarafınca utanılan, zincirle bağlanan durumdan çıkıp, cemiyet önünde konuşma cesaretini gören bir yapıya büründük. Bunun için alın teri dökenlere teşekkür ediyorum.” diyen Karakaş, hususi gereksinimli bireylere oldukça emek vererek kendilerini göstermeleri ve böylelikle engelli istihdamında kendilerine verilen yüzde 3’lük dilimi yüzde 5’e 10’a çıkartmaları çağrısında bulunmuş oldu.
Bilim ve Cemiyet Başkanlığı Programlar Müdürlüğü Danışma ve Değerlendirme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Sedef Canbaz Bilicioğlu da program hakkında data verdi.
Çeşitli nedenlerle genel eğitim hizmetlerinden yararlanamayan ve akranlarından mühim derecede farklılık gösteren bireylerin “hususi gereksinimli” olarak tanımlandığını söyleyen Bilicioğlu, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı verilerine bakılırsa Türkiye’de genel nüfus içinde hususi gereksinimli bireylerin oranının yüzde 12,6 bulunduğunu kaydetti.
Son müracaat 30 Haziran’da
Destek programı, zihin, işitme, görme yetersizliği, fizyolojik yetersizlik, otizm spektrum bozukluğu, çoklu yetersizlik, dil ve konuşma bozukluğu, öğrenme güçlüğü ve duygu/davranış bozukluğu tanılı hususi gereksinimli bireylere ve bu bireylere hizmet veren kişilere davet kapsamındaki mevzulara yönelik projeler vesilesiyle eğitim ve bağımsız yaşam mevzularında destek sağlayarak toplumla bütünleşmelerini kolaylaştırmayı, hususi gereksinimli bireylere hizmet sunan kişiler ve hususi gereksinimli bireyler içinde bilimsel uygulamaların yaygınlaşmasını sağlamayı hedefliyor.
Programa başvurular, “http://bilimtoplum-pbs.tubitak.gov.tr” adresinden 30 Haziran’a kadar yapılabilecek. Detaylı bilgiye “https://www.tubitak.gov.tr/4008” web adresi üstünden erişilebilecek.
