Nükleer Patlamalar ile Kaliteli Şarap Arasındaki Bağlantı

ABD Birleşik Devletleri, İkinci Dünya Savaşı yıllarında başlatmış olduğu nükleer bomba üretmek amacıyla Manhattan Projesi’ni başlatmıştı. Proje kapsamında dünyanın ilk nükleer bombası, 16 Temmuz 1945 tarihinde, New Mexico eyaletinin Alamogordo kenti civarlarında patlatıldı.

ABD Ordusu’nun ilk nükleer bombayı patlattığı 1945 yılından günümüze kadar dünya genelinde 2.000’den fazla nükleer patlama gerçekleştirildi. Peki, tüm bu nükleer patlamalar ile kaliteli bir şarap içinde iyi mi bir bağlantı olabilir? Gelin hep beraber bakalım.

Nükleer patlamalar ile kaliteli bir şarap arasındaki bağlantı:

Yukarıda da bahsettiğimiz suretiyle 1945’teki ilk nükleer tabanca testinden bugüne dünya genelinde 2.000’den fazla nükleer patlama gerçekleştirildi. Gerçekleşen her nükleer patlama, birkaç yüz gram kadar sezyum-137 elementi ortaya çıkarır. Sezyum-137’nin ise ortalama 30 senelik yarılanma ömrü bulunur ve bu yüzden doğada düzgüsel şartlarda bulunmaz.

Nükleer patlama sonrası ortaya çıkan sezyum-137 toz halinde atmosfere dağılır, yağmur suyuyla reaksiyona girerek çözünür ve tuzlar oluşturur. Daha sonrasında da toprağa karışarak bitkilerin kökleri vasıtasıyla minik miktarlarda emilir.

Bundan dolayı her ne kadar içmek için oldukça güvenli olsa da 1945’ten sonrasında şişelenen herhangi bir şarapta tespit edilebilir oranda sezyum-137 elementi bulunur. Bu sayede ek olarak oldukca daha eski olduğu iddia edilen düzmece şişeler tespit edilebilir.