Kimsenin Alınmadığı Dünyanın En Korunaklı 13 Bölgesi

Hapishaneden otele, mağaradan altın deposuna… Şu ya da bu sebeple dünyanın en korunaklı bölgeleri haline gelen bölgeler var. Peki bu bölgeler nerede ve niçin bu kadar ciddi şekilde korunuyor, sizin için anlattık.
Çağdaş dönemin sunmuş olduğu üstün gezi imkanlarıyla dünyanın birçok yerini keşfetmek -pandemi döneminde bile olsak- eski dönemlere kıyasla artık fazlaca daha kolay. Sadece dünyada para ya da nüfuz yardımıyla adım atılamayacak bölgeler de var. Bu yerlerden kimileri en zenginlere özelken kimileri ise devletlerin gizli saklı işleriyle ilgili olduğundan giriş yasak.
Gelin istesek de gezi edemeyeceğimiz bu bölgelere hep beraber göz atalım.
Dünyanın en korunaklı 13 yeri:
- Soğuk Cenk döneminden kalan Cheyenne dağ kompleksi
- Altın deposu Fort Knox
- Kore’nin askerden arındırılmış bölgesi
- Seçkin olmayanların giremediği Greenbrier oteli
- Nükleer sığınağın kalbindeki Pionen Veri Merkezi
- Çölün ortasındaki 51. Bölge
- En mukaddes ve ender belgelerin saklandığı Vatikan Gizli saklı Arşivleri
- Dünyadaki tüm nebat tohumlarını barındıran Svalbard Küresel Tohum Deposu
- Gidenin geri dönemediği Şimal Sentinel Adası
- Şimal Kore askerlerinin koruduğu Duman Nehri
- Kaçmanın imkansıza yakın olduğu ADX Florence hapishanesi
- 143 senedir her yıl iki haftalığına toplanan kulübün toplanma yeri Bohemian Grove
- Ağzına kadar sanat dolu Lascaux Mağarası
Soğuk Cenk döneminden kalan Cheyenne dağ kompleksi
- Kim koruyor?: Peterson-Schriever garnizonu
- Niçin bu kadar korunaklı?: Harekat üssü olduğundan
ABD’nin Colorado eyaletinde yer edinen Cheyenne dağ kompleksi, 1950’lerde Soğuk Cenk döneminde harekat üssü olarak kullanılmıştı. O yıllarda Sovyetler’den ABD’ye bomba atılması ihtimali oldukça yüksek olduğundan dağın içine üs inşa edildi. Cheyenne dağ kompleksi seneler içinde işlevini birazcık yitirmiş olsa da hala ABD Hava Kuvvetleri tarafınca kullanılıyor.
Altın deposu Fort Knox
- Kim koruyor?: ABD Ordusu
- Niçin bu kadar korunaklı?: 10 milyar dolar değerinde altına ev sahipliği yapıyor
Bununla beraber ABD’nin Kentucky eyaletindeki bir askeri üs olan Fort Knox, Birinci Dünya Savaşı’nın bittiği yıl 1918’de inşa edilmiş ve o zamandan bu yana bir milyondan fazla askeri birliğe ev sahipliği yapmış. ABD Gömü Bakanlığı tarafınca kullanılan Fort Knox, ülkenin altın rezervinin yarısından fazlasını barındırıyor.
Kore’nin askerden arındırılmış bölgesi
- Kim koruyor?: Kore Halk Ordusu ve BM sulh gücü
- Niçin bu kadar korunaklı?: Şimal Kore ve Cenup Kore arasındaki tampon bölge
Kore 1945 senesinde ikiye ayrılınca Şimal Kore ve Cenup Kore şeklinde iki ayrı ülke ortaya çıktı. 27 Temmuz 1953 günü Şimal Kore, Çin ve BM’nin anlaşmasıyla Kore askerden arındırılmış bölge kuruldu. Bu bölge, Şimal ve Cenup Kore’yi birbirinden ayıran 250 kilometre uzunluğunda, 4 kilometre genişliğinde ve devamlı gözetlenen bir bölge. Sınır tamamen kapalı. Kimsenin geçmesine izin verilmiyor ve bölge fazlaca iyi korunuyor. Şimal Kore’den Cenup Kore’ye (ya da tam tersi) geçebilmenin tek yolu Rusya şeklinde bağlantılı bir ülkeye gidip oradan geçiş yapmak.
Adı üstünde bölge askerden arındırılmış bölge sadece bölgenin ötesindeki sınırlar dünyada en yoğun şekilde asker bulundurulan sınır olma özelliği taşıyor.
“Seçkin” olmayanların giremediği Greenbrier oteli
- Kim koruyor?: ABD
- Niçin bu kadar korunaklı?: İçinde Soğuk Cenk döneminden kalan bir sığınak bulunuyor
Acayip gelebilir fakat dünyanın en iyi korunan bölgeleri sıralamasında bir otel var. 1778 senesinde kurulan ve hala hizmet veren bu lüks otel, 26 ABD devlet başkanını ağırlamış. Greenbrier otelini bu kadar korunaklı kılan şey, Soğuk Cenk döneminde otele devasa büyüklükte bir sığınak inşa edilmiş olması. Sığınak, bir şey olması halinde kurultay üyelerini koruyabilmek için yapılmış. 1992 senesinde The Washington Post gazetesi sığınağın varlığından söz edinceye dek proje gizli saklı kalmış. Doğal haberin peşinden sığınak hükûmet tarafınca devreden çıkarılmış.
Nükleer sığınağın kalbindeki Pionen Veri Merkezi
- Kim koruyor?: Bahnhof adlı şirket
- Niçin bu kadar korunaklı?: Korunan veriler bilinmiyor sadece alınan önemler, bu bilgilerin mühim bulunduğunu gösteriyor.
Pionen, eski bir nükleer sığınağın içinde yer edinen muhtemelen tek veri merkezi. Aslına bakarsak İsveç’teki eski bir sivil müdafa merkezi olan Pionen, web sağlayıcısı Bahnhof adlı şirket tarafınca 2008 senesinde veri merkezine dönüştürülmüş.
Tesis dağın altında yer almış olduğu için 40 santimetrelik kalınca bir kapıya haiz ve bir tek tünel vasıtasıyla erişilebiliyor. Hidrojen bombasına dayanabilecek kapasitedeki veri merkezi, dünyanın en korunaklı yerlerinden biri.
Çölün ortasındaki 51. Bölge
- Kim koruyor?: ABD Hava Kuvvetleri
- Niçin bu kadar korunaklı?: Son aşama gizli saklı bir hava kuvvetleri üssü
Uzaylı teorileriyle dolu haberlerde görmüş olmanızın yüksek olasılık olduğu 51. Bölge, bilinmiş olduğu kadarıyla tayyare ve düşman silahları araştırma, çözümleme etme ve araştırma merkezi olarak kullanılıyor. Bölgenin sınırlarına yaklaşan siviller ilkin uyarılıyor, ayrılmamaları halinde yüklü miktarlarda para cezası kesiliyor. Bölgede görevli güvenlik güçlerinin yaklaşmaya çalışan sivilleri öldürme yetkisi de var.
İLGİLİ HABER
51. Bölge Baskınına Katılan Bir Gazetecinin Yaşadıkları
En mukaddes ve ender belgelerin saklandığı Vatikan Gizli saklı Arşivleri
- Kim koruyor?: Vatikan
- Niçin bu kadar korunaklı?: Kiliseye ilişkin mühim belgeler barındırıyor
Meraklı gezginlere fena bir haberimiz var. Asla giremeyeceğiniz bir yer daha: Vatikan Gizli saklı Arşivleri. Kilisenin yüzyıllar süresince biriktirdiği hükumet belgeleri, hesap defterleri, yazışmaları ve daha birçok mühim belgeyi barındıran Vatikan Gizli saklı Arşivleri, 19. yüzyıl sonunda Papa XIII. Leo tarafınca araştırmacılara açılana dek her insana kapalıydı. Arşivin minik bir kısmı günümüzde hala araştırmacılara açık.
Dünyadaki tüm nebat tohumlarını barındıran Svalbard Küresel Tohum Deposu
- Kim koruyor?: Norveç
- Niçin bu kadar korunaklı?: Ihtimaller içinde bir yıkım sonrası insanlığa tüm bitkileri tekrardan elde etme imkanı veriyor
Hiçliğin ortasında son aşama distopik bir görüntüye haiz olan Kıyamet Ambarı, (resmi adıyla Svalbard Küresel Tohum Deposu) küresel bir afet olması halinde insanlığın bitkileri koruyarak yine ekebilmesini sağlamak amacıyla kurulmuş bir depo. 2008 senesinde Norveç’in Longyearbyen kentinde oluşturulan deponun hazırlıkları taa 1983 senesinde başladı. Son aşama izole bir yerde yer edinen depo hareket sensörleri, hava kilitleri ve güçlendirilmiş beton duvarlar şeklinde çeşitli unsurlarla korunuyor. Tamamen doldurulduğunda depoda 2,5 milyar tohum örneği olacak.
Gidenin geri dönemediği Şimal Sentinel Adası
- Kim koruyor?: Hindistan
- Niçin bu kadar korunaklı?: Naturel şartlar sebebi ile hususi bir durum söz mevzusu yok
Hindistan’a bağlı Andaman Adalar topluluğundaki adalardan kabul edilen Şimal Sentinel Adası, Sentineller kabilesinin evi. Kabile, adaya yaklaşmaya çalışan yabancıları öldürüyor. Ortalama 60 bin senedir o adada yaşadığını tahmin edilen kabile, Hindistan tarafınca korunmak istendiği için ada koruma alanı olarak kabul edilmiş.
İLGİLİ HABER
Desteğe Gelen Ziyaretçileri Teker Teker Öldüren Psikopat Bir Kabile: Sentinel
Şimal Kore askerlerinin koruduğu Duman Nehri
- Kim koruyor?: Şimal Kore
- Niçin bu kadar korunaklı?: Şimal Kore’ye sınır olduğundan
Önceki örneklerin aksine bu sefer bir bina ya da yerleşim yerinden değil nehirden bahsedeceğiz. Tuman ya da Tumen Nehri olarak da malum Duman Nehri, Çin, Şimal Kore ve Rusya arasındaki sınırın bir kısmını oluşturan 521 kilometre uzunluğundaki bir dere. Şimal Kore’nin kendi toprakları içinde bol miktarda asker bulundurarak koruduğu Duman Nehri bölgesi, tarihte birçok kez para ve yiyecek bulma ümidiyle yasa dışı şekilde ülke değiştirmeye çalışanlara tanıklık etti.
İLGİLİ HABER
Yasaklarıyla Meşhur Şimal Kore’de Bilgisayar Kullanmak Iyi mi Bir Şey?
Kaçmanın imkansıza yakın olduğu ADX Florence hapishanesi
- Kim koruyor?: ABD Federal Cezaevleri Bürosu
- Niçin bu kadar korunaklı?: En azılı suçluları ağırladığı için
ABD’nin Colorado eyaletindeki en tehlikeli adam suçluları ağırlayan bu hapishane, yüksek güvenlikli cezaevi konumunda. Hareket algılayan lazer ışınları, hücum köpekleri, üç metre yükseklikte dikenli telden duvarlar şeklinde aşırı güvenlik önlemleriyle korunan hapishanede kaçmak neredeyse olanaksız.
Büyük bir kısmı yerin altında bulunan bu tesisin her bir hücresinde tamamen dökme betondan yapılmış bir masa, iskemle ve yatak var. Ek olarak her hücrede tıkandığında kendi kendine kapanan bir hela, su baskınlarını önlemek için zamanlayıcıyla çalışan bir duş ve güvenlikli bir musluğa haiz lavabo var.
Pencereler, mahkumların hapishanedeki konumlarını belirlemelerini önleyecek şekilde tasarlanmış. Dışarı baktıklarında bir tek gökyüzünü ve çatıyı görebiliyorlar. Böylece kaçış planı yapmak neredeyse olanaksız hale geliyor. ADX Florence hapishanesinde genel anlamda en tehlikeli El-kaide terör örgütü üyeleri tutuluyor.
143 senedir her yıl iki haftalığına toplanan kulübün toplanma yeri Bohemian Korusu
- Kim koruyor?: Bohemian Club adlı hususi kulüp
- Niçin bu kadar korunaklı?: Dünyanın en varlıklı ve en sözü geçen insanlarını ağırladığı söyleniyor
San Francisco merkezli hususi bir adam kulübü olan Bohemian Club’a ilişkin Bohemian Korusu, ortalama 10 bin küsur kilometrekarelik bir alana yayılmış durumda. Son aşama yüksek güvenlik önlemleriyle korunan Bohemian Korusu, her yaz iki haftalığına dünyanın dört bir yanından gelen varlıklı ve mühim kişileri ağırlıyor.
Etkinlik yılda bir seferliğine iki hafta sürüyor sadece koru yıl süresince korunuyor. Bölgeyi korumak için üst düzey güvenlik kameraları, hareket dedektörleri ve titreşim hisseden alarm sistemleri kullanılıyor. Doğal kulüp üyelerinin kampta olduğu vakitlerde güvenlik önlemleri artırılıyor. İçeride tam olarak ne yaptıkları bilinmese de genel olarak stres atmak için çeşitli aktiviteler yaptıkları düşünülüyor.
Ağzına kadar sanat dolu Lascaux Mağaraları
- Kim koruyor?: UNESCO
- Niçin bu kadar korunaklı?: İçinde tarih öncesi döneme ilişkin sanat eserleri bulunuyor
Gizemli bir durum yok. Fransa’nın güneybatısında yer edinen Lascaux Mağaraları, tarih öncesi sanatın 900’den fazla örneğini barındırdığı için bu kadar korunaklı. Mağaralar 1963’ten beri halka kapalı. Sebebi ise bilinmeyen bir mantar dalgasının mağaradaki eserlere zarar vermeye başlamış olması. Naturel olarak, insanların mağaraya girmesi artık hem tehlikeli hem de tahrip edici olarak değerlendiriliyor. Mağaralara bir tek ara sıra güvenlik görevlileri girebiliyor ve onlar da bir tek birkaç dakika kalabiliyor.
Mağaraların bulgu hikayesi ise filmleri aratmıyor. 1949 senesinde 18 yaşındaki Marcel Ravidat ile köpeğinin bir çukura düşmesiyle Lascaux Mağaraları’nın girişi keşfediliyor.
Kaynaklar: The Travel, Leisure Guide Security, ListVerse