Marketler Birbirlerine ‘Casus’ Göndermeye Başladılar
Tüketicileri adeta yaşamdan soğutan zamlar, artık marketleri de zor durumda bırakmaya başladı. Zamlara yetişemeyen marketlerin her gün birbirlerine ‘casus’ göndererek fiyat takip edeni yapmak zorunda kaldıkları ortaya çıktı.
Son zamanlarda dolar kuru ve enflasyon içinde ezilen toplumumuz, bilhassa market fiyatlarından büyük dert yanıyor. Temel gerekseme ürünlerine getirilen KDV indirimi, piyasayı bir nebze olsun sakinleştirmiş olsa da yüksek enflasyon, indirimlerin tesirini kısa sürede kaybetmesine neden oluyor.
Fiyat takipleri ve cezalarla kıskaca alınmaya çalışan marketler, en büyük korkuyu ‘tüketici tarafınca cezalandırılmak‘ olarak görüyor. O şekilde ki bugün ortaya çıkan haberler, marketlerin bakanlıklardan oldukça tüketiciden korktuğunu gösteriyor. Bazı market yöneticileri “Rakip firmaların fiyatlarını takip etmezsek, adımız çıkıyor.” şeklinde konuşurken, izlenen casusluk politikasını açıklayarak marketlerin zamları takip mevzusunda ne denli zorlandığını göz önüne seriyor. İki değişik market yöneticisi, yaptıkları açıklamalar ile birbirlerini doğruladı.
“Çalışanlar her gün rakip marketlerde fiyat takip ediyor”
Açıklamalarda bulunan bir market sahibi, eskiden haftada bir meydana getirilen fiyat takibinin artık sıklaştığını söylemiş oldu. Alan kişi tarafınca pahalı bulunarak cezalandırılmak istemeyen market sahipleri, rakip marketlere gizlice çalışan gönderiyor. Nerede ise her gün rakip analizi yapmak için alan kişi şeklinde marketlerde dolanan çalışanlara yakalanmaması için gerekirse alışveriş yapması da söyleniyor. Kimi süre günde iki kez gerçekleşen bu vaka, kimi zaman ‘casus’un marketten atılması ile de sonuçlanabiliyor.
Karadeniz Bölgesi‘nde etkinlik gösteren ve 245 şubesi bulunan bir markette yöneticilik icra eden, ek olarak 12 şubelik de bir market zinciri bulunan market yöneticisinin açıklamaları bunlarla da bitmiyor. O şekilde ki sözlerin devamında, mahalli zincirler içinde bu iş için bir dayanışma kurulduğunu açıklıyor.
“Rakipleri kovuşturmak zorundayız. Eleman gönderiyoruz, tutarları öğreniyoruz, gerekirse ürün alıyoruz. Mahalli zincirler içinde bu mevzuda bir dayanışma da var. Hepimiz birbirinin elemanını tanıyor, biliyor. Aslına bakarsanız piyasa fiyatı da bu şekilde oluşuyor. Rakipte ucuz bizde pahalıysa, adımız pahalıya çıkıyor. Alan kişi yitirmek istemiyoruz fakat kâr marjlarımız oldukça . Hatta genel giderlerini bile karşılayamayan zincirler var.”
“Sermayemiz müşterilerimiz”
Başka bir market zincirinin yöneticisi de mevzuyla ilgili garip açıklamalarda bulunmuş oldu. Bir zincir marketin Yönetim Kurulu Üyesi, tek sermayelerinin müşterileri bulunduğunu söylemiş oldu. Ek olarak artık zam yapma işinin de rekabete dönüştüğünü belirtti. Stoğu olanın zam gelse bile zam yapmadığı, stoğu olmayanın ise mecburen zam yaptığını, bu durumun da müşteride negatif bir iz bıraktığını sözlerine ekleyen yönetici, “Alışverişçinin bizi cezalandırmasından korkuyoruz.” dedi.
“Eskiden, mesela, kolaya zam vardığında tüm marketler bu fiyat geçişini yedi gün içinde yansıtırdı. Fakat şimdi o şekilde değil ki, elinde stoku olan fiyatı derhal artırmıyor. Dolayısıyla bu marketle rekabet edebilmek için sizin de fiyatı artırmamanız lazım. Artırırsanız, bu sefer de pahalı market oluyorsunuz. Alışverişçinin bizi cezalandırmasından oldukça korkuyoruz. Bu sebeple bizim, alışverişçi sayımız ve onun satın alma gücü kadar gücümüz var. Sermayemiz o.“
Peki siz market tutarları ile ilgili neler düşünüyorsunuz? Sizce fiyatlar düşer mi? Marketlerin fiyatlar üstündeki tesiri nedir? Yorumlarda belirtebilirsiniz.
