Mısırın İnsan Vücudunda Sindirilememe Sebebi Nedir?

Mısır tükettikten birkaç saat sonrasında tuvalete çıkanlar, dışkılarında mısır çekirdeğinin dış kaplamasını şu demek oluyor ki tanelerini görünce ”bu neden oluyor?” diye düşünüp şaşırabilir. Mısırın, sindirilememiş şekilde vücuttan geri çıkmasının sebebi, insanların sindirim sistemi için uygun olmayan selüloz adlı bir karbonhidrata haiz olmasıdır.

Vücudumuzda selülozu sindirmek için uygun enzimler ve bağırsak bakterileri ne yazık ki olmadığı için bu şekilde bir sonuçla karşılaşıyoruz. ”Peki mısırı sindiremiyorsak onu yememiz yararlı mı zararı olan mı?” dediğinizi duyar gibiyiz. İşte bu yazımızda, bu soruların cevaplarını bulabileceksiniz. 

Bu alanda emekleri olan profesör Andrea Watson’a gore, selülozu sindirmek için kafi metabolik donanıma haiz olan sığır şeklinde büyükbaş hayvanlar bile onu tam olarak sindiremez.

Watson, mısırı sindirmek için yüksek derecede geviş getirme özelliğine haiz olmak icap ettiğini söylüyor ki bu hayvanlar bunu fazlasıyla yapabiliyor. Düşünün, sığır şeklinde büyükbaş hayvanlar, bizlerin yediği şeklinde daha yumuşak mısırları değil, olgunlaşmamış sert mısırları tükettikleri halde mısırı tam olarak sindiremiyorlar.

Aslen insan vücudu da mısırın yağ ve protein şeklinde değişik bileşenlerini parçalayabilme özelliğine haiz diyebiliriz. Büyükbaş hayvanlarda olduğu şeklinde hepimiz de mısırı uzun süre çiğnersek mısırdaki selüloz duvarlarını parçalayarak bu bahsettiğimiz öteki bileşenlere ulaşabiliriz. Bu bakımdan sindirilmeyen mısırın kendisi değil, başta da belirttiğimiz şeklinde bir tek selülozdur. 

Bir koçan mısırda 300-500 mısır tanesi var ise hepimiz bunların bir tek 10-15 tanesini dışkılayabiliyoruz. Kalan taneler parçalanıp kana karışıyor. Kana karışmayan yada parçalanamayan selüloz ise dışkıyla atılan kısım oluyor. Kısaca tuvalette gördüğünüz mısır taneleri, aslına bakarsak bu kana karışamayanlar taneler oluyor.

Sadece mısırda, bir tek %10 oranında selüloz bulunmuş olduğu için geriye kalan %90, gıda kıymeti açısından yararlı bileşenler içeriyor. 

Kısaca “mısır yemeyi artık bırakalım mı” diyorsanız, bırakmanıza gerek yok bu sebeple faydasız kısım azca bir yüzdeyi oluşturuyor. Mısır hem de havuca rengini veren karotenoidlere (bitkilerde organik olarak bulunan bir pigment) haizdir. Bunlar rejim lifi olarak bilinir.

Karotenoidler, nişasta ihtiva eder ve antioksidan işlevine haizdir. 2019 senesinde Tufts Üniversitesinde meydana getirilen bir araştırmaya gore; mısırdaki karotenoid oranı, yeşil yapraklı sebzelerde bulunanlardan daha azca. Kısaca organiklik açısından yeşil sebzelerle yarışır vaziyette. Ek olarak mısırın içinde potasyum, kalsiyum, demir, sodyum, protein, B6 ve B12 şeklinde vitaminler mevcut, şu demek oluyor ki onun oldukça besleyici bulunduğunu bir kez daha söyleyebiliriz.

Mısırı daha sindirilebilir hale getirmenin yolu, onu işlemekten geçiyor.

Sözgelişi mısırı işlemek için taneleri koçanından ayırıp sonrasında haşlayabilirsiniz. Haşladığınız mısırları dondurucuda sakladınız mı işlem tamam. Doğal direkt haşladıktan sonrasında dondurucuya atmayın, ilkin bir soğuk sudan geçirin. Bu işlemi ne kadar doğru yapmış olursanız mısırın sindirimi de o denli kolay olur. Bu uygulama, sindirilmesi zorluk derecesi yüksek lif moleküllerinin parçalanması için birebirdir. 

Yediğimiz bir çok mısır, aslına bakarsak evvel işlenmiş olabiliyor. Mısırı bir tek koçanından yemiyoruz sonuçta. Cips, patlamış mısır, mısır şurubu (fruktoz) olarak da tüketebiliyoruz. E doğal bunların işlenmesi daha yapınış şekilde, içlerine suni katkı maddeleri katılarak yapılıyor. Sadece bu şekilde tüketildiği süre mısır, lif açısından yararlı ve gıda kıymeti açısından yüksek olması şeklinde özelliklerinin çoğunu kaybeder.

Kısaca ”mısırı bu şekilde mi yiyelim ,yoksa koçanından mı yiyelim?” diyorsanız, koçanından yiyecek daha sağlıklı diyebiliriz. Bundan dolayı patlamış mısır yada mısır cipsi yediğinizde, haşlanmış darı şeklinde yemekten daha çok kalori alıyorsunuz. Sonuçta 100 gram, şu demek oluyor ki bir koçan mısırda 96 kalori varken, 100 gram patlamış mısırda 525 kalori var. Bu biçim bir kıyaslamaya girdiğinizde bile hangisinin daha sağlıklı olduğuna karar vermekte güçlük çekmiyorsunuz. O süre size soralım, siz mısırı nasıl yemeyi tercih edersiniz? Cevaplarınızı yorumlara bekliyoruz.