Nurettin Canikli’den Merkez Bankası değerlendirmesi

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye ekonomisinin, 19 senedir piyasa kurallarını asla ödün vermeden uyguladığını, iç ve dış şokların yoğunlaştığı dönemlerde dahi ana para hareketlerinin liberalizasyonunu sağladığını belirtti.  Canikli, “Hükümetin, optimal pozitif gerçek faiz seviyesinin belirlenmesinde para politikası araçlarını rasyonel kullanmadığını ve bu yüzden de ekonomiye büyük bir mali yük getirdiğini düşündüğü Merkez Bankası başkanını değiştirmesi piyasalara meydan okumak değildir” dedi. Canikli, “Iktisat tek bir dengeden ibaret değildir, bir dengeler manzumesidir. Tüm bu dengelerin beraber değerlendirilmesi ve modellenmesi gerekir” diye konuştu.

Canikli, Twitter hesabından yapmış olduğu paylaşımda, Merkez Bankası başkanlarına kanunla verilen öncelikli görevin, fiyat istikrarının sağlanması bulunduğunu, bugüne dek vazife icra eden tüm Merkez Bankası başkanlarının kanunla verilen fiyat istikrarının sağlanması hedefine sadık kaldıklarını belirtti.

Nurettin Canikli, “Merkez Bankası Başkanlığı görevine getirilen herhangi birisinin bu hedefin dışına çıkması mümkün değildir, eşyanın tabiatına aykırıdır.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.

13) Bundan sonrasında da piyasa kurallarının ve ana para hareketlerindeki liberalizasyonun kararlılıkla uygulanması kırmızı çizgiler olmaya devam edecektir.

— Nurettin Canikli (@nurettincanikli) March 22, 2021

Hükümetlerin temel hedefi olan istikrarlı büyümenin, sadece “öngörülebilir ve makul seviyelerde denetim edilebilen fiyatlar genel düzeyi ile gerçekleştirilebildiğinin bilimsel bir olgu” bulunduğunu vurgulayan Canikli, para politikası araçlarının da bu gerçek göz önünde bulundurularak dizayn edildiğini kaydetti.

Canikli, TL cinsel varlıklara sağlanan gerçek getirinin pozitif bir değerde dengelenmesinin, TL cinsel varlıklara olan talebin canlı tutulması için lüzumlu olduğuna işaret ederek, “Negatif gerçek faizin TL cinsel varlıklardan altın ve dövize doğru yönelişi ve dolarizasyonu hızlandırdığı bilinmektedir ve görülmüştür. Iktisat tek bir dengeden ibaret değildir, bir dengeler manzumesidir. Tüm bu dengelerin beraber değerlendirilmesi ve modellenmesi gerekir. Pozitif gerçek faizin para ikamesini durduracak, hatta ters para ikamesinin önünü açacak seviyede olması rasyonel olmanın bir gereğidir.” ifadelerini kullandı.

– “Pozitif gerçek faizin optimal seviyede olması bir zorunluluk”

Pozitif gerçek faizin optimal seviyede olmasının bir zorunluluk olduğuna değinen Canikli, şunları kaydetti:

“Optimal seviyenin altında kalan gerçek faiz oranı dolarizasyon akışını durdurmaz. Optimal seviyenin üstünde belirlenen gerçek faiz ise iktisat için büyük maliyetler ortaya çıkarır. Üretim, ihracat, istihdam hedeflerini negatif yönde etkisinde bırakır. Finans kurumlarının etken standardını bozar. Optimal gerçek faiz seviyesi için yol gösterici faktörlerden bir tanesi beklentilerdir, piyasa beklentisidir. Piyasa beklentisi pozitif gerçek faizin sınırını belirler. Piyasa beklentisinin üstüne çıkılması ekonomiye yük getirir, enflasyon beklentisini yukarıya taşır. Ekonomideki fiyatlamalar da yükselen enflasyon beklentisine nazaran realize olur. Bu durum Merkez Bankasının temel hedefi olan fiyat istikrarının sağlanmasını da zorlaştırır.

PİYASALARA MEYDAN OKUMAK DEĞİLDİR

Hükümetin, optimal pozitif gerçek faiz seviyesinin belirlenmesinde para politikası araçlarını rasyonel kullanmadığını ve bu yüzden de ekonomiye büyük bir mali yük getirdiğini düşündüğü Merkez Bankası başkanını değiştirmesi piyasalara meydan okumak değildir. Yalnız ekonominin kaynaklarının ve para politikası araçlarının verimli ve etkili kullanılması gerektiği hassasiyetini yansıtır. Türkiye ekonomisi 19 senedir piyasa kurallarını asla ödün vermeden uygulamış, iç ve dış şokların yoğunlaştığı dönemlerde dahi ana para hareketlerinin liberalizasyonunu elde etmiştir.”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye ekonomisi için piyasa ekonomisi kurallarının kararlılıkla uygulanmasının altının çizilmesi ihtiyaç duyulan bir kredibilite deposu bulunduğunu ifade ederek, bundan sonrasında da piyasa kurallarının ve ana para hareketlerindeki liberalizasyonun kararlılıkla uygulanmasının kırmızı çizgi olmaya devam edeceğini altını çizdi.  AA