Razer Viper Ultimate Cyberpunk 2077 İncelemesi

Her ay birbirinden farlı çevre donanımlarıyla karşınızda oluyoruz fakat bu sefer karşımızda hem görüntüsü hem de özellikleriyle oldukça hususi bir model duruyor. Satışı bir tek Razerzone.com’a hususi olan, uzun süre kovaladıktan sonrasında ülkeye giriş yapar yapmaz satın aldığımız Razer Viper Ultimate Cyberpunk 2077 Edition.

Cyberpunk 2077 Edition, dört değişik renkte (siyah, beyaz ve pembe de var) üretilen Viper Ultimate‘lerin en ender ve en güzeli, doğal bizlere bakılırsa. Evet, Cyberpunk 2077 benzer biçimde beklentileri karşılamakta oldukca zorluk çeken bir oyuna hususi olarak piyasaya sürülmesi talihsiz oldu, haklısınız sadece fare süper ötesi ki bunu zerre kadar dert etmeye gerek yok.

Razer Viper Ultimate minik/orta ebatta diyebileceğimiz bir ürün. Elleri büyük kullanıcılar için tutuş fark etmeksizin sorun yaratacaktır, satın alırken bunu göz önünde bulundurmanız gerekiyor. Viper aslına bakarsak iddialı tasarımını oldukca gösterebilen bir model değil sadece CP2077 Edition‘da kullanılan renkler ortaya adeta dönüşmeyi bekleyen bir Bumblebee çıkartmış. Son aşama iyi olan plastik kalitesi CP2077 renkleriyle birleşince bakmaya doyamıyorsunuz. Bu nokta şu sual akıllara geliyor zira bir limited edition fare alırken en korktuğum şeydir, bu renkler uzun kullanıma ne kadar dayanıklı? Bunun yanıtını ikimiz de bilmiyorum fakat bir yakınma de görmedik şimdiye dek. Razer’a güvenmekten başka bir şey yapamıyoruz, zaman içinde göreceğiz.

Viper Ultimate hem sağ hem de sol elini kullanan oyuncular için üretilmiş (ambidextrous) bir fare. Üstünde Razer Synapse 3 üstünden programlayabileceğiniz sekiz tuş var. Salladığınızda tıkırtı yok denecek kadar azca, tüm düğmeler yerine iyice oturmuş. Ana düğmelerin tıklama sesi için düzgüsel ölçülerde diyebiliriz. Sessiz denemez, kulak da tırmalamıyor. Tekerlek ise kendinize doğru çevirirken tam bir sessizlik içinde, içeri doğru çevirdiğinizde daha kemikli ve birazcık daha sesli. Tekerlek sağa tıklandığında scroll moduna geçiyor fakat düğmelerin arasından o denli azca taşıyor ki yukarı doğru, bunu yapabilmek güç. Maalesef iki taraftaki fonksiyon tuşlarında birazcık sünger hissiyatı var. Her iki taraftaki pürüzlü deri kaplama da aslına bakarsanız oldukca hafifçe olan fareyi rahatça kavramanızı sağlıyor. Üründe Razer logosu RGB desteğine haiz.

Farenin ağırlığı kablosuz olarak bir tek 74 gram. Bu da onu piyasadaki en hafifçe ürünlerden birisi haline getiriyor. Kablolu kullanmak isterseniz de kablo son aşama başarıya ulaşmış olmuş. Paracord kablo sağa sola takılmıyor ve işinizi kolaylaştıracak kadar yumuşak.

CP2077 Edition’ın bir öteki güzelliği kendisi benzer biçimde RGB destekli ve sarı bir şarj istasyonu ile birlikte gelmesi. Bu istasyon bununla beraber bir Wireless mesafe uzatıcı. Farenin altında taşınabilen 2.4GHz alıcısını yerleştirmeniz kafi. Bu alıcı oldukça küçük ve farenin içinde taşınabiliyor. Viper Ultimate performans odaklı bir ürün olduğundan Bluetooth desteği olmaması kabul edilebilir. Aynı şekilde daha ilkin incelediğimiz Razer Viper 8K’nın aksine Polling Rate kıymeti 1000Hz ile sınırı olan.

Kasanın içi de dolu dolu. Razer’ın Pixart ile birlikte ürettiği Focus+ optik sensör 20.000Hz hassaslığı (Pratikte 26.000Hz’ye kadar destekliyor), %99.6’lık tarama doğruluğu ve 650 IPS’lik hızıyla piyasanın en iyilerinden birisi, kim bilir en iyisi. Üstelik Asymmetric Cut-Off özelliği yardımıyla fareyi kaldırdığınız ve indirdiğinizdeki hassaslık derecelerini birbirinden ayırabiliyorsunuz. Böylece 1mm iniş, 2mm kaldırma benzer biçimde son aşama ideal ve yan tesiri olmayan ayarlara ulaşmak mümkün oluyor. Smart Tracking özelliği yardımıyla mouse pad’i değiştirdiğinizde tekrardan kalibrasyon yapmanız gerekmiyor. Motion Sync de HyperSpeed teknolojisiyle birlikte emek vererek hem tepki süresini 0.2ms benzer biçimde kablolu fareler için bile pek mümkün olmayan bir değere düşürüyor hem de veri ulaşımındaki darboğazları ortadan kaldırarak daha tutarlı bir seyretme performansı sunuyor. Yeni teknolojiler değiller, örnek olarak Logitech de benzer oyuncaklara haiz fakat iyi çalışmış oldukları kati.

Razer tam şarjda (RGB falan abartmazsanız) 70 saatlik kullanım ömrü sunuyor. Bu süreye çıkamadık fakat şunu söyleyebiliriz, günlerdir şarjını bitirebilmiş değiliz ve başımızdan bir mecmua sonu geçti. Haliyle bu rakama güvenmek zorundayız. Synapse 3’ten farenin dahili hafızasına 5 değişik profil atayabiliyor, bu profiller içinde farenin altındaki düğme yardımıyla geçiş yapabiliyorsunuz. Alt kısım öteki farelerden alışık bulunmadığınız kadar karmaşık. Şarj noktası, alıcıyı taşıdığınız kapak, açma kapama düğmesi ve profil seçim düğmesi derken aşağısı oldukça kalabalık. %100 Virgin PTFE skatezlerden genel olarak memnunuz fakat bizimkiler ilk 5 dakikalarını sert mouse padde ses çıkartarak, kumaşı ise çizerek geçirdiler. Küçük bir üretim defekti, küçük bir çapak bulunduğunu düşünüyoruz, birazcık kullanınca bu ortadan kalktı.