Son Zamanlarda Sık Görülen ‘Sessiz İşten Çıkarma’ Nedir?

İşçinin terfi yada ücret artışı talebini görmezden gelmek, iş yükünü umursamamak ve hep daha çok performans göstermesini beklemek, kişinin kendini kariyer odaklı geliştirmesini engellemek şeklinde yollarla patronlar kişilerin işten ayrılmasını sağlıyor.

Hatta bu kavrama kardeş olarak yapıcı işten çıkarma terimi ortaya atılmış. Aslına bakarsak durum içinde {hiç de} yapıcılık barındırmıyor, neden mi? Şu sebeple yöneticilerin amacı pasif-agresif davranışlarla çalışanları bezdirmek. Durumun aslını astarını öğrenince insanda ister istemez hakkaniyet duygusu uyanıyor. Gelin beraber mevzuyu daha da derinleştirelim.

Biz kimseyi işten çıkarmıyoruz, onlar kendi istekleriyle gidiyorlar(!)

Sessiz işten çıkarma terimini tartışan toplumsal medya kullanıcıları içinde yazılım uzmanı Randy Miller da vardı. Miller’a gore; bir işveren, çalışanından iş tanımında yazanlara gore performans beklemelidir. Aksi türlüsü iş etiğine aykırı bir durumdur.

İşverenler, bu biçim mobbingleri asla yılmadan sürdürdüklerinde kişileri resmen kovmuş kadar oldukları fena bir muameleye doğal olarak tutuyor. Üstelik bu durumu yaşayan bir çok şahıs attıkları tweetlerde, ”patronların her söylediğini yapsak bile gene de bu muameleye devam ettiler” diyerek aslen meselenin bir tek performans olmadığını da kanıtlamış oldular. Esasında burada üst pozisyonda olanların tek derdinin çalışanlara zam yapmamak veyahut oldukca çalıştırmak olmadığı aşikar. 

İşverenler; çalışanlara saygı duymayı bırakın, bu insanların varoluşlarına ve kişiliklerine hakaret ediyorlar.

Patronlar, çalışanlara yaptıkları bu manipülasyona kılıf bulmak için işe yeni süregelen kişilerin, yetersizlikleri sebebiyle birkaç gün sonrasında haber vermeden işten ayrılmalarını eleştiriyorlar. Hatta buna da ‘sessiz çekilme’ deniyor.  Sessiz mobbinge maruz kalanlara gore, çalışanların sessiz istifalarının sebebi de çalışanlara işten çıkmaktan başka talih bırakmayan gene bu üst pozisyondaki kişiler.

LinkedIn’de kısa sürede meydana getirilen bir ankette, çalışanların yüzde sekseninden fazlasının geçmişte minimum bir kere sessiz işten çıkarma vakasına şahit olduğu yada bizzat deneyimlediği tespit edildi. Hatta bir yönetici bu ankete birinci ağızdan konuşarak; yöneticilerden bu taktikleri uygulamalarının istendiğini, böylece insanların kendi istekleriyle işten çıkmaya yöneleceğinin öngörüldüğünü dile getirdi. Yöneticinin söylediklerine gore, amaç çalışanları yormak, bıktırmak ve yaptıkları işte iyi olmadıklarını düşündürmek. Bu şahıs, aslen böylece çalışanlar üstünde bir yönetim stratejisi uyguladıklarını da sözlerine ekliyor.

Hatta kimi zaman durum o denli ileriye gidiyor ki çalışanların varlığı, kimliği tehdit edilebiliyor. Örnek olarak çalışan kişilerin yanına giden patronlar, ortada hiçbir sebep yokken kişilere, hiçbir şeyi doğru yapamayan biri oldukları yönünde sözler sarf edebiliyor. Hatta emek veren bu insanoğlu, işverenleri tarafınca unvanları küçümsenerek ruhsal sertlik bile görebiliyor.

Problem çalışanda değil, patronda sadece probleminin esas kimde olduğu hiçbir vakit kabul edilmez.

Örnek olarak bazı iş bölgeleri, kıdem tazminatı ödemekten kaçınmak istediğinde, şahıs hiçbir şey yapmasa bile kişinin işten çıkmasını haklı çıkaracak sebepleri ona fena davranarak yaratmaya çalışır. Hatta bu durum pandemiden sonrasında iyice patlak verdi ki sükunet içinde işten çıkarma terimi da gene bu zamanlarda konuşulmaya başlamıştı. 

Medyaya deneyimlerinden söz edenler, genel olarak pandemiden sonrasında uzaktan emek verme kültürünün yerleşik bir hal almasıyla beraber firmaların bu kültüre ayak uyduramayanları işten çıkarmak istediğinden bahsediyor. Şu sebeple uzaktan çalışamayan kişiye, firmalar gerekseme duymuyor ve böylece bu çalışanı yitirmek umurlarında olmuyor. Bu durumun mağduru birçok insan artık sesini daha çok çıkarıp hakkını daha çok aramaya başladı.

İş yerinde üstlerinizden bu şekilde manipülatif yaklaşımlara maruz kalıyorsanız bir iş avukatı tutarak mevzuyu ilgili bölgelere taşımanız, sessiz kalmamanız sizin için iyi olabilir. Şu sebeple işini iyi meydana getiren bir insan, hiçbir vakit hak ettiğinden daha azına talim olmamalı, her daim kendisine meydana getirilen bu usulsüzlüklerin hakkaniyet kanalıyla çözülebileceğine inanmalıdır.

Kaynaklar: Washington Post, Business Insider, Global News, MSNBC News, Kanebridge News , The Wall Street Journal, Yahoo News, Refinery29