“Turizmde pazar çeşitliliği son aşama mühim”
Rusya-Ukrayna savaşı fazlaca parlak geçmesi hedeflenen 2022 gezim sezonuna gölge düşürdü. Toplamda 10 milyon gezgin göndermesi beklenen bu iki ülkenin savaş hali moralleri bozdu. Bu iki pazarın telafisi pek mümkün olmasa da Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail ile yaşanmış olan yakınlaşma kayıpların birazcık da olsa telafi edilmesi umudunu doğurdu. Türkiye Gezi Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizmde pazar çeşitliliğinin sektör için son aşama mühim bir mevzu bulunduğunu vurguluyor.
Turizmde Akdeniz Çanağı’nın en süratli büyüyen ülkesi olan Türkiye, dört saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insanoğlunun kolaylıkla ulaşabileceği bir konumda içeriyor. Avrupa ve BDT ülkeleri şeklinde ana pazarların yanı sıra Orta Doğu, Balkanlar’dan gelen turistler ülke turizmine büyük katkı sağlıyor. Rusya ve Ukrayna içinde yaşanmış olan savaş sebebiyle bu ülkeden beklenen toplam 10 milyon turistin gelmesi zora düşse de 2022 gezim sezonunda Almanya, İngiltere, Hollanda, İsviçre, Belçika ve Fransa pazarlarında yükseliş beklentisi devam ediyor. Polonya, Romanya, Moldova ve Litvanya şeklinde ülkeler de potansiyeli yüksek pazarlar olurken, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan pazarları da mühim alternatif pazarlar olarak öne çıkıyor. İran pazarından yükseliş planlanıyor.
Türkiye Gezi Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya ile Rusya-Ukrayna savaşının sektöre etkilerini ve 2022 gezim sezonu için beklentilerini konuştuk.
Rusya-Ukrayna savaşı sebebiyle iptaller başladı mı? İki ülke içinde sulh sağlanamaması halinde gezim sektörü sizce nasıl etkilenecek?
Ilk olarak TÜRSAB olarak bizim en büyük dileğimiz iki ülke içinde yaşanmış olan savaşın bir an ilkin sona ermesi ve bölgede barışın tekrardan ve kalıcı olarak tesis edilmesidir. Turizmin dili barıştır. Bundan dolayı iki ülke içinde sulh sağlanmasının arkasından gezim hareketleri kısmen de olsa adım atar. Savaşın yaralarının sarılması için birazcık zamana gereksinim olacak. Bir öteki mühim mevzu da bu savaştan her iki ülkenin ekonomisinin de negatif etkilenmiş olması. Havayolu taşımacılığında ortaya çıkan problemler, uçakların teknik bakımı ile ilgili sıkıntılar da turizme mühim yansımaları olacak gelişmeler. Dolayısıyla gezim hareketlerinin eski parlak günlerine ulaşması birazcık süre alacak. Önceliğimiz ise savaşın son bulması ve bir an ilkin yaraların sarılmasıdır.
Bu iki ülkeye alternatif pazarlar sizce hangileri olabilir? BAE ve İsrail ile Türkiye yakınlaşması gezim sezonunda Türk turizmine ilaç olabilir mi?
Turizmde pazar çeşitliliği sektör için son aşama mühim bir mevzu. Türkiye 4 saatlik uçuş mesafesinde 1,5 milyar insanoğlunun kolaylıkla ulaşabileceği bir konunda içeriyor. Avrupa ve BDT ülkeleri şeklinde ana kaynak pazarların yanı sıra Orta Doğu, Balkanlar şeklinde bölgelerden gelen ziyaretçilerimiz de ülke turizmine büyük katkı sağlıyor. Bu bölgelere yoğunlaşmak mühim…
2022 senesinde Almanya, İngiltere, Hollanda, İsviçre, Belçika ve Fransa pazarlarında yükseliş beklentisi devam ediyor. Meydana getirilen erken rezervasyonlardan bunu görmek mümkün.
Öte taraftan Polonya, Romanya, Moldova ve Litvanya şeklinde ülkeler de bizim potansiyeli yüksek pazarlarımız içinde içeriyor.
Pandemi öncesi dönemde toplam 2 milyona yakın ziyaretçi ağırladığımız Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan pazarları da mühim alternatif pazarlarımız içinde içeriyor. Gene komşumuz İran pazarında mühim bir yükseliş potansiyeli bulunuyor. Pandeminin tesirinin azalmasıyla İran pazarında tekrardan ciddi bir yükseliş yakalayabiliriz.
Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail ile yaşanmış olan yakınlaşma turizme sizce nasıl tesir meydana getirecek?
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un 9-10 Mart tarihlerinde Türkiye’ye gerçekleştirdiği resmi ziyaret ve iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi elbet ki turizme de pozitif yansıyacaktır. Pandemi öncesi dönem olan 2019 senesinde 569 bin misafiri ağırladığımız İsrail pazarında iki ülke içinde oluşan pozitif havanın da katkısıyla ve iyi bir tanıtım, pazarlama çalışmasıyla tekrardan 500 bin seviyelerini görme şansımız olabilir.
Politik ilişkilerimizin pozitif bir seyir izlediği Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelen ziyaretçi sayısı 2021 senesinde 52 bin seviyesini aştı. Sadece 2018 senesinde 747 binin üstünde ziyaretçi sayısıyla üstün dereceli seviyeye ulaştığımız Suudi Arabistan pazarında yaşadığımız düşüşün yine yükselişe geçmesi sektöre mühim katkı sağlar. Gene kuvvetli bir iç pazar, sektörün her daim can suyu olacaktır. Yurt içi gezim pazarı her geçen yıl güçleniyor. Yaşanmış olan savaşın yurt dışı pazarlar üstünde oluşturacağı negatif etkilerin telafisinde alternatif pazarların yanında iç pazar da mühim bir rol oynayacaktır. İç pazara ayrılan kontenjanların artırılması ve erken rezervasyon kampanyalarının uzatılması bu bakımdan ehemmiyet taşıyor.
