Koronavirüs Tedavisi, Veremi Etken Hale Getirebiliyor

COVID-19 vakalarının tedavisinde ortaya çıkabilen bazı ürkütücü yan etkisinde bırakır ortaya çıkarıldı. Yeni bulguya bakılırsa ağır koronavirüs tedavilerinde verem, şeker ve gerilim hastalığı benzer biçimde yan etkisinde bırakır ortaya çıkabiliyor. Bilhassa Hindistan’da yaygınlaşan bu etkisinde bırakır, Doç. Dr. Umut Savaşçı’nın açıklamalarına bakılırsa Türkiye’de de görülüyor.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Umut Savaşçı, koronavirüs tedavisi esnasında bazı hastalarda yerleşik durumda bulunan veremin etken hale gelebildiğini açıkladı. Başka enfeksiyonların da tedavi esnasında oluşabildiğini bildiren Savaşçı, ölüm oranı yüksek olan bu durumların Türkiye’de de yaygınlaştığına dikkat çekti. 

Tedavi görenlerin bazılarında ‘kara mantar’ görüldü 

Doç. Dr. Umut Savaşçı, bazı koronavirüs tedavi süreçlerinde kalıcı şeker ve gerilim benzer biçimde hastalıkların ortaya çıkabildiğini açıkladı. Bu durumların fazlaca yoğun steroid, kortizon tedavisi alan hastalarda ortaya çıktığını belirten Savaşçı, verem ve ‘kara mantarın’ da yan tesir olarak görüldüğünü ekledi:

“Şu anda koronavirüs hastalarına fazlaca yoğun tedaviler uyguluyoruz. Tedavilerde doğal bazı yan etkisinde bırakır ortaya çıkabiliyor. Bilhassa Hindistan’da ölüm oranı 4-5 bin iken ne yazık ki istenmeyen bazı enfeksiyon hastalıkları da ortaya çıktı, uygulanan tedavilere ikincil olarak. Fazlaca yoğun steroid, kortizon tedavisi alan hastalarda eğer şeker hastalığı da var ise bu kişilerde fazlaca ciddi mantar enfeksiyonları ortaya çıktı. Ağız içi ve yüzü tamamen kaplayan ve yarısının ölümüne yol açan Mukormikoz (kara mantar) dediğimiz ciddi vakalar ortaya çıktı, bunların yarısı kaybedildi”

‘Verem, şeker ve gerilim hastalığı emareleri görenler kontrole gitsin’

Tedavi görüp ağız kuruması, sık sık idrara çıkma, el-ayak titremesi, şeker düşmesi benzer biçimde emarelerle karşılaşan hastaların şeker ölçümü yaptırmasını tavsiye eden Umut Savaşçı, enseden başlayarak devam eden baş ağrılarıyla karşılaşan hastaların ise iç hastalıkları, enfeksiyon polikliniklerine görünmelerini önerdi. 

Koronavirüs tedavisi sonrasında kanlı balgam, ateş, geçmeyen öksürük benzer biçimde emarelerle karşılaşan hastaların kesinlikle bir hastaneye başvurması icap ettiğini belirten Savaşçı, açıklamalarına şu sözlerle devam etti: “Mukormikoz vakalarımız yoğun kemoterapi alan hastalarda ortaya çıkan durumlardır. Koronavirüs zamanında akciğerleri kurtarmak için uygulanan kortikosteroid tedavisi alan hastalarda bilhassa ‘Aspergillus’ dediğimiz akciğer mantarı ortaya çıkıyor ve onun da ölüm oranı oldukça yüksek.”

“Ne yazık ki devletimizde bu şekilde vakalar ortaya çıkıyor. Bilhassa de baskılanmış, vücudumuzda yerleşik olan verem hastalığı da etken hale gelebiliyor. Kişiler iyileştikten sonrasında kanlı balgam devam ederse ateş, geçmeyen öksürük olursa ne olursa olsun göğüs hastalıklarına müracaat etsinler”

‘Aşı olmadan virüsü kapmayın’

Söz mevzusu yan etkisinde bırakır ender olsa da vatandaşlara dikkatli olmaları icap ettiğini hatırlatan Doç. Dr. Umut Savaşçı, yasakların kaldırılması mevzusuna da değindi. 1 Haziran’da yaşanacak rahatlamadan sonrasında 15 Temmuz’da da beyazperde, tiyatro benzer biçimde birçok yerin açılabileceğini hatırlatan Savaşçı; “Şu anda meydana getirilen en büyük hata, aşılanmadan bir araya gelip parklarda, bahçelerde eğlence düzenlemek. Bu sebeple aşılanmadan bu hastalığı geçirirsek kalıcı hasarlar kalabiliyor. Üreme sağlığı, akciğer, böbrek, kalp üstüne kalıcı hasarlar alabiliyor. Aşılanmadan virüsü kapmamak gerekiyor, en büyük uyarımız bu olacak” ifadelerini kullandı.