DÜNYA

Türkiye’nin İlk Kadın Doktoru Safiye Ali Kimdir? Yaşamı

Osmanlı’nın son yıllarında, açlık ve savaşın en yıkıcı tesirleri içinde tüm cinsiyetçi karşı çıkışlara karşın bigün olsun vazgeçmeyerek sonunda Türkiye’nin ilk kadın doktoru olmayı başara Safiye Ali, bu toprakların yetiştirdiği ilk kadın tabip olmakla kalmamış hem de kadın ve çocuk sağlığı üstüne mühim emek harcamalar yapmıştır. Safiye Ali kimdir, yaşam hikayesine yakından bakalım.

Yüzlerce yıl süresince dünyanın dört bir yanında yargı sürmüş olan Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşlar ve açlıkla savaşım etmiş olduğu son döneminde, İstanbul’da genç bir kadın doktor olma hedefi ile yola çıktı. Safiye Ali isminde bu kadının karşısına çıkan engeller maalesef yalnızca savaş ve açlık olmadı. Sonrasında Türkiye’nin ilk kadın doktoru olacak olan Safiye Ali, kadın düşmanı yobazlarla da amansız bir mücadeleye girişti.

Bugün bile vatanımızda kadın ve tabip olmak zor, bir de yüz yıl öncesini düşünün. Safiye Ali’nin bu topraklarda tıp eğitimi almasına bile izin verilmedi. Fakat o yılmadı, Almanya’da tıp eğitimi aldı ve bir doktor olarak döndüğü memleketinde hem bir tabip olarak hasta baktı hem de kadın ve çocuk sağlığı mevzusunda tesiri bugün bile devam eden çalışmalara imza attı. Safiye Ali kimdir, gelin esin veren yaşam hikayesine yakından bakalım

Safiye Ali kimdir? Tanınmış bir ailenin en ufak kızı:

Safiye Ali

2 Şubat 1894 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Hatice Safiye’nin babası, Sultan Abdülaziz ve II.Abdülhamit’e yaver olarak hizmet etmiş Ali Kırat Paşa; anası, Mekke’de 17 yıl şeyhülislamlık icra eden Şamlı Hacı Güvenli Paşa’nın kızı Emine Hasene Hanım’dır. Dört kız kardeşin en küçüğü olan Safiye’nin en büyük ablası, politika dünyamızın mühim adlardan Bülent Ecevit’in büyük büyükannesidir.

Safiye, eğitim hayatına Beşiktaş Rüştiyesi’nde başlamış ve sonrasında 1912 senesinde Amerikan Kız Koleji’ne geçmiştir. 1916 senesinde idadi ve rüştiye diplomaları alarak kolejden mezun olmuştur. Türk eğitim hayatına benzersiz katkılar elde etmiş Tevfik Fikret benzer biçimde adlardan de ders alan Safiye, hemen hemen 16 yaşlarındayken İngilizce, Fransızca, Almanca, Rusça ve İtalyanca konuşabiliyordu.

Safiye Ali’nin yaşamı Balkan Savaşları ile değişti:

Safiye Ali

Aslına bakarsanız uzun süreden beri Osmanlı İmparatorluğu eski enerjisini kaybetmişti. Sadece 1912 senesinde süregelen Balkan Savaşları ile ülke, sonu gelmez bir mücadelenin içine düşmüştü. Bu süreçte savaşlardan dönen gazileri gördükçe ve onlara yardım edemedikçe genç Safiye’nin içi içini yiyordu. Aslına bakarsanız kolejdeki müdiresi Mary Milss Patrick’in yönlendirmesi ile aklına düşmüş olan hekimlik aşkı iyice alevlenmeye başladı.

Osmanlı’nın hala başarı göstermiş pek oldukca eğitim kurumu vardı ve bunlar tıp eğitimi de veriyordu. Kısaca Safiye’nin tıp eğitimi alması için önünde hiçbir engel yoktu diye düşünebilirsiniz sadece vardı; yobazlık. Uzun seneler ülkemizi tutsak alan ve bugün bile hala bazı sapkınların düşüncesi o dönemde de Safiye’ye engel oldu, kadınların tıp fakültesinde eğitim almaları yasaktı. Fakat hiçbir Türk kadını, karşısına çıkan engellerden korkup kaçmazdı.

Safiye Ali, tıp eğitimi için Almanya’ya gidiyor:

Safiye Ali

Safiye şanslıydı, tanınmış ve kuvvetli dostları olan bir ailesi vardı. Derhal devrin Maarif Nazırı Şükrü Bey ile iletişime geçildi ve onun verdiği burs ile Safiye, Almanya’nın Würzburg kentine tıp okumak için gitti. Bir doktor olarak 1921 senesinde İstanbul’a döndü. Sadece 6 ay sonrasında uzmanlık eğitimi almak için yeniden Almanya’ya gitmek mecburiyetinde bırakıldı.

Würzburg Julius-Maximilians Üniversitesi’nde bir yıl süresince kadın hastalıkları, iki yıl süresince da çocuk hastalıkları mevzusunda uzmanlık eğitimi aldı. O dönem idealleri uğruna büyük sefalet çeken Safiye Ali, mektubunda şu laflara yer verdi;

‘’Çöpten çıkarıp geceleri yediğim ekmek asla ağrıma gitmiyor. Ülkemde tıp fakültesi varken buralarda olmam daha oldukca ağrıma gidiyor. Ne olursa olsun ülkeme tabip olarak döneceğim.’’

Safiye Ali, Almanya’da eğitim görmüş olduğu sırada sonrasında Müslüman olup adını Ferdi Ali olarak değiştirecek göz hastalıkları uzmanı Ferdinant Krekeler ile tanıştı ve evliliğe ilk adımını attı. Uzmanlık eğitimini tamamlayan Safiye Ali, söylediğini yapmış oldu ve 1923 senesinde bir tabip olarak ülkesine döndü.

Türkiye’nin ilk kadın doktoru Safiye Ali ülkesine dönüyor:

Safiye Ali

İstanbul’a dönen Safiye Ali ve eşi, İstanbul Cağaoğlu’ndaki Nuruosmaniye Caddesi’nde bir muayenehane açtılar. Safiye Ali’ye tıp eğitimini Almanya’da almak zorunda bırakan karanlık zihniyet hala iş başındaydı ve doktorluk yapması bile engelleniyordu. O yılmadı. Kapı kapı gezerek hasta kadın ve evlatları bularak parasız tedavi etti.

Bu sırada Amerikan ve Alman büyükelçiliklerinde hekimlik yapmış oldu ve {mezun olduğu} Amerikan Kız Koleji’nde jinekoloji ve obstetrik dersleri verdi. Besim Ömer Paşa’nın teklifi üstünde 1923 senesinde Hilâl-i Ahmer Cemiyeti Kadınlar Merkezi’nde çocuk hastalıkları uzmanı olarak çalışmaya başladı. Safiye Ali hem de Himaye-i Etfal Cemiyeti Süt Damlası Müessesesi’nde vazife almıştır. 

Benzersiz emek harcamalar yapmış oldu, internasyonal tıp kongrelerine katıldı:

Safiye Ali

Safiye Ali, hekimlik görevinin yanı sıra bugün Çocuk Esirgeme Kurumu olarak bildiğimiz Himâye-i Etfâl Cemiyeti’nde de emek harcamalar yapmıştı. Süt Damlası Merkezi’nde ilkin tabip olarak, sonrasında da müdür olarak hizmet veren Safiye Ali’nin döneminde bu yapı tam bir kurumsal kimlik kazanmış ve bugün bile sürdürdüğü çalışmaların temelleri atılmıştır.

Kadın ve evlatların ikinci derslik yurttaş olarak kabul edilmiş olduğu bir dönemde Türkiye’nin ilk kadın doktoru Safiye Ali’nin muayenehanesinde yalnızca tedavi hizmeti vermemiş, hem de toplumsal mevzulara da değinmiştir. Kadınlara kendi sağlıkları ve çocuk sağlığı mevzusunda bilgilendirmeler yapılmış, hastalar tespit edilmiş, maddi durumlar gözlemlenmiş ve ihtiyacı olanların bizzat kapısına kadar yardım götürülmüştür.

Savaşın en korkulu yıllarında Almanya’da eğitim gören bir kadın, Avrupalılar tarafınca da şaşkınlıkla karşılanmıştır. Sonraki yıllarda doktor olduktan sonrasında Safiye Ali; Londra’da, Viyana’da ve Budapeşte’de değişik yıllarda meydana getirilen Beynelmilel Kadın Doktorlar Kongrelerine iştirak etmiştir. İlki 1924 senesinde meydana getirilen kongreye katılan Safiye Ali, hem de internasyonal alanda Türkiye’yi temsil eden ilk kadındır. 

Safiye Ali, 1952 senesinde yaşamını yitirdi:

Safiye Ali

Safiye Ali, 1928 senesinde kansere yakalandı. Nice güçlük benzer biçimde buna da göğüs gerdi ve Almanya’da meydana getirilen operasyon sonucu iyileşti. Bir süre burada kaldı ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında sivil Alman halkına hekimlik yapmış oldu. Savaştan sonrasında İstanbul’a döndü sadece hastalığı yeniden etti. Almanya’ya geri dönen Safiye Ali bu sefer tedaviye cevap vermedi ve 5 Temmuz 1952 tarihinde Dortmunt’ta yaşamını yitirdi. Bizlere bıraktığı en büyük miras ise bu esin verici yaşam hikayesi oldu.

Türkiye’nin ilk kadın doktoru olarak vazife icra eden ve ülkemize sayısız hizmette bulunan Safiye Ali kimdir sorusunu yanıtladık ve esin veren yaşam hikayesinin detaylarından bahsettik. Safiye Ali hakkında düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz. 



İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Please allow ads on our site

Looks like you're using an ad blocker. We rely on advertising to help fund our site.