Uber Skandalının İtirafçısı, Firmanın Eski Yöneticisi Çıktı

Geçtiğimiz gün İngiliz gazete The Guardian tarafınca servis edilen bazı belgeler, bir skandalı ortaya çıkarmıştı. Bu belgelere gore Uber, halk içinde kendini kabul ettirebilmek için her türlü yola başvurmuştu. Bu yollar içinde hükûmetlerle görüşmek, siyasetçilerle iş birliği yapmak ve lobi emekleri gerçekleştirmek benzer biçimde yollar da vardı.

Söz mevzusu belgelerin paylaşılmasının peşinden bugün sürpriz bir gelişme daha yaşandı. Belgeleri sunan kaynak kendi kendini ifşa etti. Kaynak, Uber’in Avrupa, Orta Doğu ve Afrika bölgelerinde siyaset şefi görevini icra eden üst düzey yönetici Mark MacGann idi. McGann, The Guardian ile videolu röportaj gerçekleştirmiş oldu ve bazı yeni bilgileri da sundu.

“İnsanlara yalan sattık”

Yukarıda izleyebileceğiniz röportajında MacGann, “Hükûmetlerle konuşan bendim, medyanın peşinden koşturan bendim, İnsanlara kuralları değiştirmesi icap ettiğini, böylece sürücülerin yarar sağlayacağını ve insanların fazlaca fazla ekonomik fırsat yakalayacağını söyleyen bendim.” İfadelerine yer verdi. Fakat işler planlandığı benzer biçimde gitmedi ve MacGann, “insanlara yalan sattık” itirafında bulunmuş oldu.

Peki Mark tüm bu tarz şeyleri neden ve nasıl sızdırdı?

 2014 yılından 2016 yılına kadar Uber’in halk içindeki yüzü olan MacGann, şirketten 2016 senesinde ayrıldı. MacGann, görevi süresince bilhassa Avrupa’da Uber’in yüzü olduğundan taksiciler tarafınca saldırıya uğradığını, bu yüzden de Uber’in sürücüleri finansal çıkar uğruna tehlikeye attığı fikrine kapıldığını belirtti.

MacGann, ustalaşmış hayatındaki stresin peşinden PTSD tedavisi aldıktan sonrasında şirkete karşı harekete başladı. Ilkin sürücüler adına Uber’i dava eden Fransız bir avukata ulaştı ve ocak ayında The Guardian ile buluştu. MacGann, bu buluşmada The Guardian’a 18,69 GB’lık sızıntıyı verdi. Bu sızıntı içinde e-postalar, mesajlar ve şirket kayıtları da yer alıyordu.

Söz mevzusu dosyalar, Uber’in devamlı yasal ve politik bariyerlere çarptığını gösteriyordu. 2014 senesinde firmanın eski küresel yazışma başkanı Nairi Hourdajian ise gönderilmiş olduğu bir mesajda “Kimi zaman problemler yaşayabiliyoruz şundan dolayı, şey, yasa dışılığın dibiyiz.” ifadelerini kullanıyordu. Uber’in bu durum karşısındaki taktiği ise MacGann’a gore asla kimseden izin istemeden pazara girmek, sürücüleri göreve almak, pazarlama yapmak ve Uber’in insanlara ne kadar güzel bir şey bulunduğunu göstermekti.

Mark MacGann’ın videosunun peşinden Uber, bu açıklamalara yönelik ayrı bir açıklama paylaştı. Firmanın sözcüsü Noah Edwardsen tarafınca paylaşılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Mark’ın önceki liderliğimize senelerce sarsılmaz sadakatinden dolayı kişisel pişmanlıkları bulunduğunu anlıyoruz, sadece bugün Uber hakkında güvenilir bir halde konuşacak durumda değil.

Mark, altı yıl ilkin şirketten ayrıldığında Uber’e övgüde bulunmuş oldu. 2016 çıkış e-postasında Uber’i “bu neslin girişimi” olarak nitelendirdi ve kendisini “Uber’in misyonuna kuvvetli bir halde inanan” olarak tanımladı. Sadece o zamandan beri Mark, Uber’deki emek harcaması için borçlu bulunduğunu iddia etmiş olduğu bir ikramiyeyi almak suretiyle öteki şeylerin yanı sıra şirkete karşı dava açtı. Bu dava kısa sürede kendisine 585.000 euro ödenmesiyle sonlandı. Mark’ın sadece çeki onaylandıktan sonrasında ‘ispiyonlamak’ zorunda hissetmesi dikkat çekicidir.”

Uber’den açıklama gelmişti:

Uber, sızıntının derhal peşinden yazılı bir açıklama paylaşarak iddialar hakkında konuşmuştu. Şirket, bu iddiaları o kadar da yalanlamayacak şekilde değerlendirmiş, “Beş yıl ilkin, bu hatalar kurumsal ABD tarihinin en rezil hesaplaşmalarından biriyle sonuçlandı. Bu hesaplaşma, çok büyük oranda kamu denetimine, bir takım yüksek profilli davaya, birden fazla hükümet soruşturmasına ve birkaç üst düzey yöneticinin feshine yol açtı.” ifadeleri yer aldı. Şirket, bu yüzden de yeni bir CEO’nun göreve geldiğini ve CEO’nun Uber’i her yönüyle değiştirmekle yükümlü olduğundan, o şekilde de yaptığından bahsetti. Kısaca özetlemek gerekirse iddiaları doğruladı, sadece bugün geçmiştekiyle aynı şirket olmadığını savundu.