Şimal ABD’da keşfedilen Viking izleri, Kristof Kolomb‘un denize açılmasından yüzyıllar ilkin gerçekleşmiş benzer biçimde görünüyor. Başka bir deyişle Vikinglerin, Kolomb’un ABD’yı keşfettiği tarihten fazlaca daha ilkin yeni dünyaya ulaşmış olduğu ortaya çıkmış durumda. 14. yüzyıl tarihindeki bir metnin çevirisine dayanan bu netice, Vinland’daki Viking yerleşimlerinin sonraki vakalar üstünde daha ilkin tanınmayan bir etkiye haiz olma olasılığını artırıyor.
1345 yılı civarında, Milanlı bir rahip olan Galvaneus Flamma, Cronica universalis adlı bir belge yazdı. Bu belgenin orijinali kaybolmuş olsa da 50 yıl sonrasında hazırlanan bir kopya, 2013’te ortaya çıkarıldı. Milano Üniversitesi’nde Orta Çağ Latincesi uzmanı olan Profesör Paolo Chiesa metnin bir çevirisini yapmış oldu. Terrae Incognitae dergisinde Chiesa, metnin bir bölümünün Grönland’ın batısındaki Markalada’ya atıfta bulunduğunu bildiriyor.
Belgedeki dört İzlanda destanı, çağıl Newfoundland yada Labrador olduğu kabul edilen Markland’a ilişkin anlatılar içeriyor. Flamma bu bilgiyi Cenevizli denizcilere atfediyor ve Chiesa bunu Viking yolculuklarının bilgisinin Kolomb ABD’ya varmadan 150 yıl ilkin İtalya’ya ulaştığının kanıtı olarak görüyor.
Chiesa, “Cenova ve Katalonya’da çizilen 14. yüzyıldan kalma portolan (denizcilik) haritalarının kuzeyin daha gelişmiş bir coğrafi temsilini sunmuş olduğu uzun süredir fark ediliyordu, bu da bu bölgelerle direkt temas yöntemiyle elde edilebilir” diyor ve ekliyor: “Akdeniz bölgesinde embriyonik bir formda da olsa ABD kıtasına ilk referansın huzurundayız.“
Flamma bir tarihçiydi ve Cronica universalis’te tüm dünyanın (“tüm yaratılışın”) tarihini yazmak benzer biçimde tutkulu bir hedefe sahipti. Şaşırtıcı olmayan bir halde, bu çalışmasını asla bitiremedi. Sadece Flamma, Vikinglerin edinmiş olduğu bilgilere etkisinde bırakan bir aşinalık gösteriyor. Grönland’ı çorak ve beyaz ayıların yaşamış olduğu bir yer olarak belirterek Erik the Red‘in isminin ötesini gördüğünü ifade ediyor. Flamma, Markalada’da devlerin yaşadığını iddia etmesine karşın, bu bölgeyi “ağaçlar açısından varlıklı” olarak nitelendiriyor ve Chiesa bunun, “Grœnlendinga Destanının ormanlık Markland’ından değişik olmadığını” belirtiyor.
Chiesa, çoğunlukla sözlü anlatımlara güvendiğini, sadece elinden geldiğince yazılı doğrulamayı kullandığını kabul ederken yazılı kaynaklarından alıntı yapması sebebiyle Flamma’yı güvenilir bir yazar olarak görüyor. Flamma, Markland ve öteki şimal bölgeleriyle ilgili hikayeleri, spesifik olmaksızın denizcilere atfediyordu, sadece en yakınında bulunan liman Cenova’ydı.
Bask balıkçılarının yada Malili denizcilerin ABD’ya Kolomb’dan ilkin ulaştıklarına dair iddialar daha ilkin de ileri sürülmüştü sadece bunlar çoğu zaman çürütüldü. Flamma’nın çalışmasında görülen bilgilerin Cenova yada öteki İtalyan şehirlerine denizciler tarafınca taşındığı düşünülüyor. Chiesa bu mevzuda “Cenovalılar, şimal limanlarında duydukları, bazıları gerçek, bazıları düşsel olan bu topraklar hakkında şehirlerine dağınık haberler getirmiş olabilirler” diyor. Kısaca Vikinglerin ABD’ya ulaştığının haberlerinin Cenova’dan yayıldığını düşünüyor.
Chiesa, Kolomb’un Flamma ile aynı hikayeleri duyup duymadığı mevzusunda tahminde bulunmuyor. Sadece bu hikayeleri duymuş olması, minik gemilerinin karaya ulaşabileceğine olan muhteşem itimatını ve Dünya’nın büyüklüğünü ve Asya’nın doğuya uzanan boyunu büyük seviyede küçümsemesine karşın İspanyol sarayını da ikna etmesini açıklayabilir.
Genel olarak, en azından 21.000 senedir orada bulunan insanların varlığı sebebiyle Kolumb’un ABD’yı “keşfetmediği” kabul edilir. Bununla beraber, Chiesa haklıysa, Kolumb’un geri getirmiş olduğu haberler Cenup Avrupa için tamamen yeni bile olmayabilir.