Yunan Mitolojisinin En Kuvvetli Kadını Atalante Kimdir?

Antik Yunanlıların inanılmış olduğu dini bir yapı olan ve bugün artık mitoloji olarak adlandırdığımız hikayelerde genel olarak kuvvetli kadınlarla kolay kolay karşılaşmayız. Atalante ise mühim bir istisnadır. Bir avcının kızı olan Atalante, binlerce yıl ilkin anlatılan hikayelerde bile geleneksel kadın imajını yıkarak gücü ve cesareti ile hem insanoğlu hem de tanrılar içinde mühim bir figür haline gelmiştir.

Atalante, öteki Yunan tanrıçalarından ve kadın karakterlerden değişik olarak güzelliği ile öne çıkmamıştır. Atalante’nin mühim bir figür olmasının sebebi daima geri planda kalan ve kuvvetsiz olduğu kabul edilen kadın algısını yıkarak tanrılara bile isyan edecek kadar yürekli biri olmasıdır. Gelin Yunan mitolojisindeki Atalante kimdir, hikayesine yakından bakalım.

Yunan mitolojisindeki Atalante kimdir? Erkek olmadığı için ölüme terk edilen bebek:

Atalante hakkında üç değişik rivayet vardır. Birine gore yeraltı tanrısı Hades’in kızı olan bir yarı tanrıçadır, diğerinde Arkadya kralı Schoeneus’un kızı ve Arkadya prensesidir, sonuncu ve yaygın olarak inanılan rivayete gore ise Atalante bir avcının kız evladıdır. Başka bir efsanede ise tanrıça Artemis’in bir versiyonu bulunduğunu söylenir. Anne babaları hakkında şüpheler olsa bile doğduktan sonraki hikayesi hepimiz için ortaktır.

Atalante doğduğu süre anne ve babası oldukça üzüldü bu sebeple bir erkek evlat istiyorlardı. Bu yüzden daha yeni dünyaya gelen bu kız bebeği ölmesi için bir dağ başına bıraktılar. Atalante’yi bıraktıkları yerde yeni doğum yapmış bir ayının mağarası vardı. Dişi ayı, yeni dünyaya gelen bu bebeği yiyecek yerine aldı ve besledi. Dişi ayının sütü ile beslenerek ölümden kurtulan bu bebek ondan sonra bölgedeki avcılar tarafınca bulunmuş oldu.

Atalante büyüdükçe tabiat ananın, evlatların, avcıların tanrıçası Artemis ile benzer özellikleri olduğu görüldü. Bir çok kız çocuğunun aksine ev işleriyle ilgilenmek istemiyor, avlara katılıyordu. Avlardaki başarısı takdire şayandı. Onu benzersiz icra eden ise en yırtıcı hayvanların bile yetişemediği koşma hızıydı. Bir ihtimal bir tanrıça ya da yarı tanrıça değildi fakat Artemis’in bu kız çocuğuna yardım etmiş olduğu kesindi.

Meydana getirilen bir domuz avı esnasında kendini kanıtlama etti:

Atalante büyümüş, genç ve oldukça güzel bir kadın olmuştu. Sadece sırf erkek olmadığı için başına gelenleri biliyordu. Bu yüzden erkek egemen toplumun kurallarından ve hatta erkeklerin kendisinden bile nefret ediyordu. Bakireydi ve bakire kalmak mevzusunda kararlıydı. Toplumda güzel bir kadın olarak değil, kabiliyetleriyle mevcud bir kadın olmak istiyordu. Bu isteğini özetlemek gerekirse zamanda gerçekleştirecekti.

Bölgede tarlaları harap eden domuzlardan kurtulmak için bir av partisi düzenlendi. Küçümsemelere karşın Atalante bu ava katıldı. En kuvvetli avcıların bile yakalayamadığı devasa bir domuzu hızıyla yetişip, gücüyle öldürmüş olduğu süre kendini ispatlamış oldu. Avcılar, domuzun derisini ona armağan ettiler. 

Atalante’yi efsaneleşmiş haline getiren olaylardan bir tanesi de at adamları öldürmesidir. Bigün ormanda ava çıkmış olduğu sırada kentaur olarak adlandırılan at adamlar ona hücum etti ve saldırı etmeye çalıştı. Bu genç ve güzel kızı hafife almış olan at adamlar daha ne işe yaradığını anlayamadan onun oklarıyla delik deşik oldular. 

Atalante evlenmeye karar verdi ve bir kahine başvurdu:

Atalante, erkek egemen topluma karşı hırsı sebebiyle erkeklerden uzak durmuş ve bakire kalmaya karar vermişti. Fakat gene de genç bir kadındı. Bazen aklına evlilik düşüncesi gelmiyor değildi. Çocuk doğurmak istiyor ve onların ne kadar güzel, yetenekli ve kuvvetli olacaklarını hayal ediyordu. Sonunda bir kahine danışmaya karar verdi.

Atalante bu düşüncelerini paylaşmış olduğu süre bilici ona koca aramamasını sadece bigün ne olursa olsun evleneceğini söylemiş oldu. Daha da önemlisi bigün evlendirilmiş olduğu süre kocasının ondan oldukça daha başarı göstermiş bir koşucu olması icap ettiğini ısrarla tembihledi. Genç kadının aklı karışmıştı sadece evleneceği kişinin kendisinden daha yetenekli olması mevzusunda emindi. Aklına bir yarışma düzenlemek geldi.

Yarışı kazanan evlenir, kaybeden öldürülür:

Atalante eşi benzeri görülmemiş derecede kuvvetli ve yetenekli bir kadındı, evleneceği adamı seçmek en büyük hakkıydı. Dört bir yana haber gönderildi. Atalante’yi koşu yarışında kazanan onunla evlenmeye hak kazanacaktı. Sadece kaybeden evine dönemeyecekti. Yarışa hakkaten gözü pek erkeklerin katılmasını isteyen Atalante, yarışı kaybedenlerin oracıkta öldürüleceğini de duyurdu.

O dönemde bu şekilde bir koşul kolay kolay kabul edilecek bir durum değildi. Fakat Atalante yalnızca kuvvetli ve yetenekli değildi, uğruna ölümü göze alacak kadar da güzeldi. Bu güzelliği elde etmek isteyen erkekler sırayla onunla yarışmaya ve sırayla oracıkta öldürülmeye başladılar. Atalante’yi yenmek neredeyse imkansızdı. Tanrıların yardımı gerekiyordu. Melenyos bu yardımı alacaktı.

Afrodit’in hediyesi üç altın elma:

Melenyos genç ve yakışıklı bir erkekti. Sadece o da Atalante’yi yenecek kadar yetenekli değildi. Bu yüzden tanrıça Afrodit’e yalvardı ve bu güzel kızla evlenmesi için ona yardım etmesini istedi. Afrodit ikiliyi birbirine yakıştırdı ve Melenyos’a yardım etmek için ona üç tane altın elma verdi. Derken yarış başladı.

Melenyos yarışa süratli başladı. Atalante ise nasıl olsa kazanacağını bilmiş olduğu için kendini oldukça yormadan arkadan geliyordu. Melenyos, kadının kendisini yakalayacağını anladığı sırada yere bir altın elma attı. Atalante büyülenmişçesine durdu ve altın elmayı yerden alarak incelemeye başladı.

Koşu devam ediyordu. Melenyos, ne süre soluklanması gerektiğinde ya da Atalante kendisini geçecek şeklinde olduğunda yer bir altın elma attı. Atalante, Afrodit’in altın elmalarına karşı koyamıyor ve her seferinde durup onları inceliyordu. Bu şekilde bu şekilde Melenyos yarışı kazanmıştır. Atalante ile Melenyos üç gün üç gece devam eden bir düğün ile evlendiler. 

İyi de gençler, orada yapılacak iş mi?

Atalante ve Melenyos birbirine aşık, tutkulu bir çift olmuşlardı. Bigün ormanda gezdikleri sırada baştanrı Zeus’a adanmış bir tapınağa girdiler ve orada seviştiler. Koca Zeus bu şekilde bir vakaya oldukça sinirlendi ve onları aslana dönüştürdü. İkili ceza olarak sonsuza kadar bir Olimpos otomobili çekmeye mahkum edildiler. Onlar eremediler muratlarına, bari biz çıkalım kerevetine.

Yunan mitolojisindeki en kuvvetli kadın karakterlerden bir tanesi olan Atalante kimdir sorusunu yanıtlayarak dilden dile aktarılan hikayesinden bahsettik. Yunan mitolojisi hikayeleri ve Atalante ile alakalı düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Yunan mitolojisine dair okuyabileceğiniz öteki içeriklerimiz: