Haberler

IMF: Doların küresel döviz rezervlerindeki oranı yüzde 59’un altına düştü

Internasyonal Para Fonu (IMF), ABD dolarının küresel döviz rezervlerindeki payının geçen senenin son çeyreğinde yüzde 59’un altına inerek düşüşünü sürdürdüğünü bildirdi.

IMF İstatistik Dairesi Ödemeler Dengesi Bölüm Başkan Yardımcısı Serkan Arslanalp, HAKANSEYHAN Barry Eichengreen ve IMF’nin Afrika Departmanı Ekonomisti Chima Simpson-Bell, “Dolar Hakimiyeti ve Geleneksel Olmayan Biriki Para Birimlerinin Yükselişi” başlıklı ortak bir blog yazısı kaleme aldı.

ABD dolarının uzun süredir küresel piyasalarda büyük bir rol oynadığı belirtilen yazıda, bu durumun Amerikan ekonomisinin son 20 yılda küresel çıktıda daralan bir oranı üretmesine karşın devam etmiş olduğu aktarıldı.

Yazıda, doların küresel ticaretteki, internasyonal borç ve banka dışı borçlanmadaki kullanımının ABD’nin tecim, tahvil ihracı ve internasyonal borçlanma ile borç verme payını hala geride bıraktığı sadece merkez bankalarının bir zamanlar olduğu seviyede doları rezervlerinde tutmadığı ifade edildi.

Söz mevzusu yazıda, “Doların küresel döviz rezervlerindeki oranı, geçen senenin son çeyreğinde yüzde 59’un altına düşerek 20 senelik düşüşün devamını getirdi.” değerlendirmesi yer aldı.

ABD dolarının azalan rolünün avro, yen ve sterlin şeklinde öteki geleneksel biriki para birimlerinin paylarındaki artışlarla eşleşmediği belirtilen yazıda, Çin’in resmi parası renminbide tutulan rezervlerin payında bir miktar artış olmasına karşın bunun kısmen Çin’in nispeten kapalı ana para hesabı sebebiyle son yıllarda dolardan uzaklaşmanın yalnız 4’te 1’ini oluşturduğu aktarıldı.

Yazıda, geçen senenin sonu itibarıyla yalnız Rusya’nın dünya renminbi rezervlerinin ortalama 3’te 1’ine haiz olduğu kaydedildi.

Avustralya ve Kanada doları, İsveç kronu ve Cenup Kore wonu şeklinde biriki portföylerinde geleneksel olarak belirgin bir halde yer almayan daha ufak ekonomilerin para birimlerinin ise dolardaki kaymanın 4’te 3’ünü oluşturduğuna işaret edilen yazıda, bu para birimlerinin nispeten daha düşük oynaklıkla daha yüksek getiri sağlamış olduğu ve döviz stokları arttıkça merkez bankası biriki yöneticilerine giderek daha çok hitap etmiş olduğu vurgulandı.

Yazıda, yeni finansal teknolojilerin daha ufak ekonomilerin para birimlerinin ticaretini daha ucuz ve kolay hale getirmiş olduğu de aktarıldı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Please allow ads on our site

Looks like you're using an ad blocker. We rely on advertising to help fund our site.