İyiliğin Gücü: Umutla Yarına Paneli
Uludağ Iktisat Zirvesi’nde “İyiliğin Gücü: Umutla Yarına” paneli düzenlendi. P&G sponsorluğunda gerçekleşen “İyiliğin Gücü: Umutla Yarına” oturumunda uzman katılımcılar geleceğe dair umutları ve iyiliğin bu yoldaki katkısını masaya yatırdı.
Capital, Ekonomist ve Start Up Dergileri Gösterim Direktörü Sedef Seçkin Büyük’ün moderatörlüğündeki panele P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, Türkiye Ulusal Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener, Esas Tüm ortaklık Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı, UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Shukrob Khojimatov ve European Venture Philanthropy Association (EVPA) Başkanı Steven Serneels katıldı.
Turnaoğlu: İyiliği yaymaya eskisinden daha fazlaca ihtiyacımız var
Dünya genelinde yaşadıkları dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek isteyen 5 milyar tüketiciye ulaştıklarını ifade eden P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, şunları söylemiş oldu: “Biz bunca kişiye ulaşan bir şirket olarak iyi şirket olmayı zorunluluk olarak görüyoruz.
Pandemi bunu daha da belirginleştirdi, bugün iyiliği yaymaya eskisinden daha fazlaca ihtiyacımız var. Bizim bu mevzuda yönetişimde iyi ve etik olmak, topluma katkı, eşitlik ve kapsayıcılık, cinsiyet eşitliği ve çevresel sürdürülebilirlik olmak suretiyle 5 başlığımız var. Markalarımızın temeline bu tarz şeyleri yerleştirmek, bu alanlarda inovasyon yapmak iyiliğe bakış açımızın temelini oluşturuyor. Kalıcı, ölçülebilir ve pozitif yönde etkisinde bırakır bırakacak çalışmalarda bulunmanın taahhüdünü veriyoruz.”
Erdener: Hedefimiz Türk sporuna en iyi şekilde hizmet etmek
Olimpik sporculara destek olmaktan Anadolu’da evlatların eğitimine katkıda bulunmaya kadar hususi sektörün desteğiyle pek fazlaca girişimde bulunduklarını söyleyen Türkiye Ulusal Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener, “Spor kültürünü yaygınlaştırma ve olimpik değerleri yerleştirme adına birçok projemiz var. Bunlardan biri Oli projesi; Oli ise maskotumuzun adı. İnteraktif bir eğitim setini içeren, ilköğretim öğrencilerini kapsayan büyük bir proje. Geçtiğimiz yıl itibarıyla 2 milyon öğrenciye ulaştık, pandemi sürecinde çalışmalarımız çevrimiçi olarak devam ediyor.
Her sunum ulusal sporcuların katılımıyla gerçekleştiriliyor. İş dünyasıyla ilişkiler bağlamında internasyonal büyük şirketlerle iş birliğimizi sürdürüyoruz. Bunlar projelerimize mühim destek sağlıyor. Türkiye’deki şirketlerin de bu akıma katılmasını bekliyoruz. Hedefimiz çocuk ve gençleri en iyi koşullarda maddi anlamda destekleyerek Türk sporuna hizmet etmek.” şeklinde konuştu.
Kamışlı: Gençlerimiz ümit etmezse, hayal kurmazlarsa ülkemiz ileri gidemez
Toplumsal faydayı holdingde kurumsal iş kolunun bir parçası olarak ele aldıklarını söyleyen Esas Tüm ortaklık Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı, şu detayları paylaştı: “Biz yeni dünyanın şirketi olmak için yola çıktık, toplumsal yatırımlara ehemmiyet vermeliyiz dedik. Bunu yaparken de öteki işlerimizi iyi mi yapıyorsak bunu da öyleki yapmamız icap ettiğini düşündük. Bugün Esas Toplumsal, Esas Tüm ortaklık’in beş iş kolundan biri.
Odak noktamızı eğitimli gençlerin istihdamı olarak belirledik, bunu sürdürülebilir ve sosyo ekonomik olarak ölçülebilir bir modele oturttuk. Anadolu’nun azca malum üniversitelerinden mezun gençlerin karşılaşmış olduğu fırsat eşitsizliğini ortadan kaldıracak projelere yoğunlaştık. Şu sebeple bu gençler ümit etmez, hayal kurmazlarsa ülke ileri gidemez. Bu kaynaktan faydalanmamız lazım.”
Khojimatov: Sürdürülebilir gelişim ve kalkınma için beraber hareket etmeliyiz
UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Shukrob Khojimatov, pandeminin dünyadaki kırılganlığı ortaya koyduğunu söylemiş oldu. Khojimatov, şöyleki devam etti: “Bu kırılganlık bilhassa kamu hizmetleri ve çevre benzer biçimde mevzularda göz ardı edilmişti. Salgında 2,7 milyon şahıs yaşamını yitirdi, ikinci dünya savaşından beri yaşadığımız en büyük krizle karşı karşıyayız. Ülkeler ve insanoğlu içinde eşitsizliğin ne kadar büyük bir soruna dönüştüğünü, hanımefendilerin üstüne ne kadar ek yük bindiğini bu süreçte daha net gördük.
Biz burada bizlerden sonraki nesillere iyi mi bir gelecek bırakabileceğimizi konuşuyoruz. Bunun için hem hususi sektörde hem kamuda daha kapsayıcı ve katılımcı politikalara gereksinim var. Şu an son aşama parçalı ve öngörülemez bir geleceğin eşiğindeyiz. Aşırı yoksul toplumların sayısı gitgide artıyor. Bu tarz şeyleri çözmek, sürdürülebilir gelişim ve kalkınma hedeflerini yakalamak için beraber hareket etmemiz gerekiyor.”
Serneels: Ölçülebilen, yönetilebilen, toplumsal kıymet yaratabilen etkiye odaklanıyoruz
European Venture Philanthropy Association (EVPA) Başkanı Steven Serneels, EVPA’nın sonuca odaklı ve iyi şeylerin gerçekleştirilmesine adanmış bir kurum bulunduğunu söylemiş oldu. Serneels, “EVPA’nın Avrupa’da toplumsal yatırım fonları, kuluçka yatırımcıları, kamu görevlileri ve akademisyenlerden oluşan 300 üyesi bulunuyor. Hedefimiz doğrultusunda tesir oluşturmak için neye ve hangi kurumlara ihtiyacımız var ona bakıyoruz.
Tesir yaratabilecek girişimlerin kişiye hususi finansal kaynakları yaratabilmesi ve toplumsal bir amaca nazaran tasarlanmış olması gerekir. Bunlar bununla beraber yatırım çekecek, kıymet yaratacak şekilde tasarlanmış olmalı. Bir öteki alan da finansal olmayan destek sunar mevzusu. Bunlar stratejik danışmanlık olabilir, yönetişim yapısına destek olmak ve yönetimin tesirini çözümleme etmek olabilir. Biz eyleme, sorumluluğa, hesap verilebilirliğe inanıyoruz. Yarattığımız etkiyi ölçebilir miyiz, yönetebilir miyiz, toplumsal kıymet yaratabilir miyiz buna bakıyoruz.” diyerek görüşlerini aktardı.
