[ad_1]
Türkiye’de toplumsal medya özelinde yeni bir düzenleme planı gündemde. Bu mevzuda yeni bilgiler gündeme gelmeyi sürdürüyor.
Türkiye’de toplumsal medya kanalları için yeni düzenlemelerin geleceği uzun süreden beri konuşuluyor. Meydana getirilen resmi açıklamalar üstünden ses getiren bu mevzuda yeni bilgiler elde edildi.
Ortaya çıkanlara gore toplumsal medya kanalları üstünden bir kişiye hakaret edilmesi durumunda şüphelinin üç aydan 2 yıla kadar hapisle yargılanması planlanıyor. Yalan haber yürüyerek ve yapanların da 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması hedefleniyor.
Buna ek olarak Data Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ya da Radyo ve Tv Üst Kurulu (RTÜK) içinde, toplumsal medyayı denetleme görevini yürütecek bir Toplumsal Medya Başkanlığı’nın açılabileceği de aktarılıyor.
Hatırlarsınız kısa süre ilkin konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülke genelindeki yangınlar mevzusunda meydana getirilen paylaşımlarını eleştirirken, “Ben şahsen bu toplumsal medayaya asla pozitif yönde bakmıyorum ve Meclis’in açılmasıyla beraber de toplumsal medyaya yönelik bir çalışmanın yapılması gereğine inanıyorum.” demişti.
Yeni devrin yakında daha detaylı hale gelmesi planlanıyor. Sürecin somut etkilerini ise hep birlikte göreceğiz. Yeni düzenlemenin şu an birçok kaygı barındırdığını belirtelim.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Yeni toplumsal medya düzenlemesi için daha ilkin de bazı bilgiler çıkmıştı
Mevzu hakkında geçtiğimiz ay bir izahat icra eden Afyon Milletvekili ve Anayasa Komisyonu Başkanvekili Ali Özkaya, “Pek oldukça AB ülkesi Türkiye ile aynı tehdidi yaşıyor. Toplumun geniş kitlelerini baskı altına alıyor, düzgüsel hayatta kabahat olan toplumsal medyada da kabahat fakat fake hesaplar sebebiyle suçla etkin savaşım yapılamıyor. Bu çözülmeli, her insanın kimliği bilinmeli. Toplumsal medyada bir yalan haberi ya da terör suçunu, dezenformasyonu milyonlarca insan duyuyor” demişti.
Almanya’nın, terör ve şiddetle ilgili 2017’de ceza kanununu değiştirdiğini ve katalog suçları 4 başlıkta oluşturduğunu söyleyen Özkaya, süreç için “Bunlar ‘terör’, ‘cinsel suçlar ve pornografi’, ‘din ve vicdan özgürlüğüne hakaret’, ‘yalan haber, dezenformasyon ve mezenformasyon.’ Dezenformasyon, yalanın bilerek yaygınlaştırılması, mezenformasyon ise bilmeden yaygınlaştırılması. Bizde de bu başlıkları göz önüne alarak emek harcama yapılıyor” açıklamasını yapmıştı.
“Almanya’da kanunda gösterilen hukuka aykırı içerik tespit edildiğinde, içeriğin yayından kaldırılması için toplumsal ağ işletmelerine 24 saat süre tanınıyor” diyen Özkaya, “Aksi takdirde 50 milyon euroya kadar para cezası kesiliyor.
Almanya’da bulunan vatandaşların kanuna aykırı bir paylaşımı tespit edilenler hakkında kabahat duyurusunda olmasına da hak tanınıyor. Ek olarak ‘uyar-kaldır’ şikâyet sistemi uygulanıyor. Bizim düzenlememizde de bu maddeler kesinlikle olmalı. Uyar-kaldır bizim sistemimizde var fakat etkin kullanımın oluşması gerekiyor” dedi.
Özkaya yeni dönemde dezenformasyon yapanın belirli süre toplumsal medya kullanımı yasaklanabileceği ve maddi tazminat benzer biçimde uygulamaların olabileceğini de belirtti.
Almanya’da dezenformasyon icra eden bir web kullanıcısına 1 yıldan 5 yıla kadar ceza verilebileceğini söyleyen Özkaya, “Ceza Kanunu’nda ifade özgürlüğünü sınırlamayan, kamuya açık toplumsal paylaşım ve ifade özgürlüğü alanında bilginin doğru yayılmasını elde eden bir düzenleme için emek harcama yapabiliriz” ifadesini kullandı.
İlginizi Çekebilir
Xiaomi Mi 11 Ultra’nın içindeki detaylara bakın
[ad_2]
